1960 yılından günümüze tekstil sanatında giysi formu ve giysinin sanat nesnesine dönüşümü


Tezin Türü: Sanatta Yeterlik

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Dokuz Eylül Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Tekstil ve Moda Tasarımı, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2022

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: GÜLSEREN HAYLAMAZ

Danışman: Selda Kozbekçi Ayranpınar

Özet:

Tekstil, bedenin sınırlarıyla estetik, görsel ve kavramsal dilini oluşturarak giysi formunu yapılandırmaktadır. Giysi formu, tarih boyunca sanatta, modada sanatçı ve tasarımcıların estetik, kavramsal, kültürel anlamda kendilerini ifade edebildikleri araçlardan biri olmuştur. Tekstil sanatında, üç boyutlu formlarla birlikte giysi formuna yönelimin artış gösterdiği özellikle 1960 sonrası dönemde, sanat ve düşünce ortamının etkili bir rol oynadığı açıktır. Form ve kavram olarak sanat disiplinlerinde ifade aracına dönüşen giysinin yorumlanışı, sanat nesnesine dönüşümü araştırma açısından dikkate değer görülmektedir. 1960 yıllarından günümüze sanata ait çeşitli yönelişler çerçevesinde ortaya koyulan giysi formları ve hazır nesne olarak giysinin kullanımı, tekstilin dolayısıyla giysinin çağdaş sanatta edindiği konumunun açıklanmasına katkı sağlayacaktır. "1960 Yılından Günümüze Tekstil Sanatında Giysi Formu ve Giysinin Sanat Nesnesine Dönüşümü" başlıklı tez çalışması, tekstil sanatı başta olmak üzere, çağdaş sanat disiplinlerinde meydana gelen değişimlere paralel olarak giysinin form ve kavram olarak yeni bir biçimde algılandığı, yorumlandığı yaklaşımları irdelemeyi amaçlamaktadır. Bu amaç çerçevesinde tekstil sanatının disiplinlerarası bağlamda tarihsel ve düşünsel alt yapısı, 1960 sonrası sanatın temellerini oluşturan etmenler "1960 Sonrası Sanat Ortamı" başlığı altında ele alınmıştır. 1960 sonrasında çağdaş sanat eserlerinde giysi ve giysi formu, disiplinler arasındaki sınırların yok olması ile bir ifade aracına dönüşmüştür. "1960 Yılından Günümüze Sanatta İfade Aracı Olarak Giysi" başlığı altında bedenden soyutlanarak ortaya koyulan giysi formları, giysinin geleneksel rolünden ayrılışı, kavramsal boyutunun ortaya çıkışı ortaya koyulmuştur. Postmodern dönemde üretilen kavramsal pek çok yapıt sanat tarihi ve felsefi düşünce sistemlerinden beslenmektedir. Bu çerçevede konunun kuramsal temelde daha okunaklı olacağı düşünüldüğünden, araştırmanın ilk bölümünde Postmodern Düşünce Sistemleri'ne yer verilmiştir. "Giysi Formu Üzerinden İfadeler-Bedensiz Giysi Eserler " başlığı altında yapıt örnekleri referans sanatçılar üzerinden aktarılmıştır. 1960 yıllarından itibaren tekstil ve lif sanatçıları giysi sanatı, lif sanatı ve giyilebilir sanat alanında kavramsal yapıtlar ortaya koymuşlardır. "1960 Yılından Günümüze Tekstil Sanatında Giysi Formu" başlığı altında plastik olanakları ile sanatsal bir ifade aracı olan tekstilin giysi formu üzerinden temsil ettiği kavramlara, tekstil malzeme ve tekniklerinin yanı sıra, lif sanatında farklı materyal ve tekniklerle üretilen giysi formunda eserlere birinci bölümde dikkat çekilmiştir. Bedeni temsil eden giysiyi eserlerinde hazır nesne olarak kullanan sanatçılar giysilerin geçmişi keşfeden ve orada olmayanı temsil eden özelliğiyle ilgilenmişlerdir. İkinci bölümde çağdaş sanatta temel işlevinin yerine belirli kavramları aktarma rolüne bürünen giysiye "Çağdaş Sanatta Hazır Nesne Olarak Giysi" perspektifinden bakılmıştır. Giysiye ve giyime yeni bir perspektiften bakan, izleyicinin çok yönlü deneyimlerini ön plana çıkaran sanatçı performansları "Çağdaş Sanatta Performans Olarak Giysi" başlıklı bölümde ele alınmıştır. Malzeme ve süreç odaklı, tekstile ilişkin uygulamaların performans olarak ortaya koyulduğu yapıtlar giysi ile sanatçı, giysi ile izleyici arasında gerçekleşen etkileşim bakımından incelenmiştir. Son olarak konu kapsamında üretilen kişisel ve özgün çalışmalarda form ve kavram olarak giysinin, belleğin biriktirdikleriyle sanat nesnesi hâline gelişi ele alınmıştır.