Uluslararası I. Dünya Savaşı Sempozyumu (Türk-Rus Penceresi), İzmir, Turkey, 12 - 15 November 2015, (Summary Text)
Osmanlı
İmparatorluğunun kuruluşundan Tanzimat Dönemi’ne kadar halk ile karşı karşıya
geldiği ve resmi düzenleme yoluna gittiği en önemli konulardan biri, askerlik
sorunu olmuştur. Osmanlı Devleti’nde 1839, 1843, 1856 ve 1871 yıllarında
çıkarılan kanunlarla asker alımları bir düzene sokulmak istenmişse de
savaşların arka arkaya kayıplarla sonuçlanması buna engel olmuştur.
Düzensizliğin yanı sıra Nizamiye ordularına gerekli olan askerin toplanma
yönteminin sertliği de köylüler arasında hoş karşılanmamıştır. Devletin
eski gücünden uzaklaşması nedeniyle savaşların uzaması askerlik süresinin on
beş yıla kadar çıkmasına neden olmuştu. Bu durum, köylüleri askere gitmemek
için elinden geleni yapmaya sevk etmişti. Dağlık ve kırsal bölgelerde yaşayan
ahali, asker toplayıcılarını
görünce dağlara kaçıyor, şayet yakalanıp askere alınırlarsa
da bir fırsatını bulup kaçarak firari olan köylüler kaçınılmaz olarak eşkıyalık faaliyetlerine
karışıyorlardı. Söz konusu eşkıyalık faaliyetlerinin en yoğun olduğu bölge ise
isyan ve zeybekliğin adeta bir gelenek haline geldiği Batı Anadolu olmuştur. Nitekim Ege bölgesindeki eşkıyalık hareketlerinin en
önemli insan kaynaklarından birisini asker kaçakları oluşturmaktaydı. Osmanlı Devleti’nin 1914 yılında girdiği I.
Dünya Savaşı, Batı Anadolu’da evine geri dönemeyen asker kaçaklarının dağa
çıkışını hızlandırmıştı. Seferberlik ilanı
üzerine Dıkıleç Koca Mustafa Efe, Bakırlı Efe, Kelin Süleyman Efe, Oğuzlarlı
Sabri Efe gibi isimler dağa çıkıp eşkıyalığa başlamışlardı. Savaşın başlangıcında Aydın dağlarında, çetelerinde pek çok asker kaçağı zeybeği
barındıran Yörük Ali Efe, Gökçen Efe, Demirci Mehmet Efe ve Poslu Mestan Efe de
bulunmaktaydı. 1918 yılında iktidara gelen Hürriyet ve İtilaf Fırkası genel af
çıkarmış ancak kısa sürede başlayan işgaller, Batı Anadolu'daki çetelerden
faydalanmayı gündeme getirmişti. Savaş
öncesi dağdaki çeteleri avlamak için çabalayan eski İttihatçılar ve Teşkilat-ı
Mahsusa’cılar bu defa Kuva-yı Milliye örgütlenmesiyle bir araya gelen
zeybekleri düzenli ordu saflarına kazandırmışlardır. Bu çalışmada, I. Dünya
Savaşı’ndan Kurtuluş Savaşına giden süreçte Batı Anadolu bölgesindeki eşkıya
çetelerinin asker kaçaklığından Kuvva’cı milis olma serencamı, asker kaçaklığı
olgusu üzerinden ele alınacaktır.