Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği 41. Ulusal Kurultayı, Samsun, Turkey, 26 - 30 October 2019, pp.202
PT-048
Kliniğimizde 2014-2019 Yılları Arasında
Opere Edilmiş Bası Yaraları Olgularının
Değerlendirilmesi
Cenk Demirdöver, Oğuz Eker,
Hüseyin Emre Ulukaya, Hasan Basri Çağlı,
Safa Eren Atalmış
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, Plastik
Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı, İzmir
Giriş: Bası yarası, dokuların uzun süreli basınç altında
kalmasına bağlı olarak gelişen ve daha çok vücudun
kemik çıkıntılarının üzerinde gözlenen iskemik zeminde
ortaya çıkan yaralardır. Yüksek morbidite ve mortalitesi ile
hareket yeteneği kalmayan ve yatma oturma zorunluluğu
olan hastalarda gelişen, bakımı zor ve maliyeti yüksek bir
patolojidir. Bu çalışmamızda kliniğimizde Haziran 2014 –
Haziran 2019 yılları arasında kliniğimizde opere ettiğimiz
bası yarası hastalarının yaş, cinsiyet, etiyolojik faktörler,
bası yarasının anatomik lokalizasyonu ve evresi, tercih
edilen cerrahi yöntemler ve bu yöntemler sonrasında
görülen komplikasyonlar literatür eşliğinde tartışılarak
sunulmaktadır.
Gereç Ve Yöntem: Haziran 2014 – Haziran 2019 tarihleri
arasında kliniğimizde bası yarası tanısı ile yatarak tedavi
görmüş 26 olgu retrospektif olarak değerlendirildi..
Çalışmaya ait veriler kliniğimize ait veri tabanı ve
hastanemizdeki tüm servislerin ortak olarak kullanımına
sunulmuş Probel Hastane Bilgi Yönetim Sistemi tarafından
retrospektif olarak elde edilmiştir Olguların etiyolojik
ve epidemiyolojik bilgileri incelenerek uyguladığımız
tedavi yöntemlerinin etkinliği ve oluşan komplikasyonlar
irdelenmiştir.
Bulgular: Olguların 16’sı erkek, 8’si kadındı ve yaşları 28
ile 69 arasında değişmekteydi. Olguların yaş ortalaması
46 idi. Yaranın ilk meydana geliş zamanından itibaren
geçen süresi 1 ay ile 12 ay (ortalama: 4.5 ay) arasında
değişmekteydi. Opere edilen 20 olguda toplam 24 defekt
onarıldı. Defektin lokalizasyonu ve boyutuna göre çeşitli
flepler planlanarak onarımı sağlandı. Komplikasyon olarak
sekiz olguda sütür hatlarında ayrışma, iki hastada seroma,
bir hastada yara yeri enfeksiyonu ve bir hastada parsiyel
flep nekrozu görüldü.
Sonuçlar: Bası yaraları, immobil hastalarda yaşamlarının
en azından bir döneminde görülmekle birlikte ilerlemiş
bası yaralarında cerrahi tedavi en etkin tedavi olarak öne
çıkmaktadır. Cerrahi tedavi uygulanacak olgularda hastanın
durumu ve iyileşme beklentisi, gelişmesi muhtemel
komplikasyonlar göz önüne alınarak olgu için en uygun
seçenek uygulanmalıdır. Bası yaralarında hangi tedavi
yöntemi seçilirse seçilsin rekürrens sık karşılaşılan bir
problemdir. Bası yaralarını önlemeye yönelik girişimler ve
hasta eğitimi her olgunun tedavisinin bir parçası olmalıdır.
Anahtar Kelimeler: Bası yarası, komplikasyon,
rekonstrüksiyon