THE ANTICIPATORY GRIEF JOURNEY OF CAREGIVERS FOR DEMENTIA PATIENTS: NURSING APPROACHES AND SUPPORTIVE SOLUTIONS


Sözeri Eser İ., Küçükgüçlü Ö.

IMVHSC 9. Uluslararası Tıp, Veterinerlik ve Sağlık Bilimleri Kongresi, Ardahan, Turkey, 7 - 09 February 2025, pp.1-3, (Summary Text)

  • Publication Type: Conference Paper / Summary Text
  • City: Ardahan
  • Country: Turkey
  • Page Numbers: pp.1-3
  • Dokuz Eylül University Affiliated: Yes

Abstract

Caregivers of dementia patients experience an intense and complex emotional process as they

closely witness the progressive cognitive and physical decline of their loved ones. This

process, referred to in the literature as "anticipatory grief," is often shaped by emotional,

mental, and physical burdens. Experiencing this process can deeply affect not only the

psychological health of caregivers but also their physical well-being. At this point, nurses

play a critical role in guiding caregivers through this complex emotional process by

understanding their needs and providing support. This study focuses on the anticipatory grief

processes of individuals who care for dementia patients and addresses the various challenges

they face during this period. It also aims to emphasize the importance and effectiveness of the

support services provided by nurses. Conducted as a literature review, the study identifies key

problems faced by caregivers, including emotional burden, persistent stress, burnout, social

isolation, and inadequate support systems. In the context of nursing practices, psychological

counseling services, participation in support groups, and stress management training provided

to caregivers have been found to yield positive effects. These interventions improve

caregivers' emotional resilience and enhance their quality of life. Additionally, identifying

caregivers' individual needs and tailoring support plans accordingly play a critical role in improving the quality of care. In conclusion, a proactive, empathetic, and holistic approach

from nurses is essential during the anticipatory grief processes of caregivers for dementia

patients. Nurses’ understanding of the challenges caregivers face, their responsiveness to

psychosocial needs, and their ability to provide effective guidance during caregiving

processes result in positive outcomes for both caregivers and patients. Therefore, structuring

nursing services in a way that alleviates the burden on caregivers should be a priority within

the healthcare system.

Keywords: Anticipatory grief, caregivers of patients with dementia, nursing approaches

Demans hastalarına bakım veren bireyler, sevdiklerinin bilişsel ve fiziksel becerilerindeki

ilerleyen kayıpları yakından gözlemledikleri için yoğun ve karmaşık bir duygusal süreç

yaşamaktadır. Bu süreç, literatürde “ölüm öncesi yas” (anticipatory grief) olarak

adlandırılmakta ve genellikle duygusal, zihinsel ve fiziksel yüklerle şekillenmektedir. Bakım

verenlerin bu süreci deneyimlemesi, onların yalnızca psikolojik sağlıklarını değil, aynı

zamanda fiziksel iyilik hallerini de derinden etkileyebilir. Bu noktada, hemşireler, bakım

verenlerin yaşadıkları bu karmaşık duygusal süreçte rehberlik ederek onların ihtiyaçlarını

anlamada ve destek sağlamada kritik bir rol üstlenmektedir. Bu bildiri, demans hastalarına

bakım veren bireylerin ölüm öncesi yas süreçlerine odaklanmakta ve bu süreçte yaşadıkları

çeşitli zorlukları ele almaktadır. Ayrıca, hemşirelerin bu bireylere sunduğu destek

hizmetlerinin önemini ve etkililiğini vurgulamayı amaçlamaktadır. Çalışma, literatür taraması

yöntemiyle yürütülmüş olup, bakım verenlerin karşılaştığı başlıca problemler arasında

duygusal yük, sürekli stres, tükenmişlik, sosyal izolasyon ve destek sistemlerinin yetersizliği

gibi unsurların öne çıktığı belirlenmiştir. Hemşirelik uygulamaları bağlamında, bakım

verenlere sağlanan psikolojik danışmanlık hizmetlerinin, destek gruplarına katılımın ve stres

yönetimi eğitimlerinin bu süreçte olumlu etkiler yarattığı tespit edilmiştir. Bu müdahalelerin,

bakım verenlerin duygusal dayanıklılığını artırdığı ve yaşam kalitesini iyileştirdiği gözlemlenmiştir. Ayrıca, bakım verenlerin bireysel ihtiyaçlarının tespit edilmesi ve bu

ihtiyaçlara uygun şekilde özelleştirilmiş destek planlarının oluşturulmasının, bakım kalitesini

artırmada son derece önemli olduğu vurgulanmıştır. Sonuç olarak, demans hastalarına bakım

verenlerin ölüm öncesi yas süreçlerinde, hemşirelerin proaktif, empatik ve bütüncül bir

yaklaşım benimsemeleri büyük önem taşımaktadır. Hemşirelerin, bakım verenlerin

yaşadıkları bu zorlu süreci anlamaları, onların psikososyal ihtiyaçlarına duyarlılık

göstermeleri ve bakım süreçlerinde etkin bir rehberlik sunmaları hem hasta hem de bakım

veren açısından olumlu sonuçlar doğuracaktır. Bu bağlamda, hemşirelik hizmetlerinin bakım

verenlerin üzerindeki yükü hafifletici bir şekilde yapılandırılması, sağlık sistemi içinde

öncelikli bir hedef olmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Ölüm öncesi yas, demans hastasına bakım veren, hemşirelik

yaklaşımları