Human papillomavirüs (HPV) pozitif kadın hastada papillom benzeri lezyonda vokal kord polibi tanısı: Olgu sunumu


Creative Commons License

Okudan S., Delibaş Ş., Tan M. N.

19. AİLE HEKİMLİĞİ GÜZ OKULU, Gazimagusa, Kıbrıs (Kktc), 24 - 28 Eylül 2025, ss.134, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Gazimagusa
  • Basıldığı Ülke: Kıbrıs (Kktc)
  • Sayfa Sayıları: ss.134
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Ses kısıklığı ve papillom benzeri lezyonla başvuran bir hastada, HPV pozitifliği nedeniyle malignite şüphesi oluşmuşancak ileri değerlendirme sonucundabenign vokal kord polibi tanısı almıştır. Bu olgu sunumunun amacı, benign vokal kord lezyonlarının klinik ve endoskopik görünüm itibariyle maligniteyi taklitedebileceğini vurgulamak, HPV enfeksiyonu ve sigara gibi risk faktörlerinin klinik şüpheyi nasıl artırabileceğini ortaya koymak ve bu tür vakalarda doğru tanıyaulaşmak için histopatolojik incelemenin gerekliliğini aile hekimliği pratiği bağlamında hatırlatmaktır.

Yöntem: Olgu sunumu şeklinde hazırlanan bu çalışmadahastanın başvuru şikâyetlerianamnezifizik muayene bulgularılaboratuvar sonuçları ve görüntülemebulguları doğrultusunda yapılan değerlendirme ile yönlendirildiği uzmanlık alanındaki ileri tetkik ve histopatolojik sonuçları ayrıntılı şekilde sunulmuştur.

Bulgular: 35 yaşındaki kadın hasta, yaklaşık bir yıldır süren ses kısıklığı ve yutma güçlüğü nedeniyle aile hekimliği polikliniğimize başvurduAnamnezinde dışmerkezde kronik servisit ve servikal intraepitelyal neoplazi derece 1 (CIN 1) tanısıyla izlemde olduğu; HPV tiplemesi sonucunda HPV 16 ve 18 negatiffakat diğeryüksek riskli tiplerin pozitif saptandığı görüldüYaklaşık 15 paket/yıl sigara kullanım öyküsü bulunduğu öğrenildiFizik muayenede uvula ucunda papillom benzeri birlezyon tespit edildiMalignite şüphesiyle kulak burun boğaz polikliniğine yönlendirildi. KBB tarafından yapılan laringoskopide her iki vokal kordda Reinke ödemi ve sol vokal kord orta 1/3’lük alanda lökoplaki gözlendiBiyopsi patolojisi sonucundabeklenenin aksine malignite saptanmadı. Lezyonun vokal kord polibi ile uyumlu benign özellikte olduğu belirtildi. HPV pozitifliğilökoplaki ve Reinke ödemi gibi risk faktörleri nedeniyle başlangıçta malignite açısından şüpheli kabul edilen bu lezyonunaslında iyi huylu bir vokal kord polibi olduğu ortaya kondu.

SonuçPatolojik incelemelerde benign vokal kord lezyonları içerisinde en önemli grubu vokal kord polipleri oluşturmaktadır. Bu olgu, benign vokal kord polibinin klinikolarak maligniteyi taklit edebileceğini göstermektedir. HPV enfeksiyonu ve sigara kullanımı gibi risk faktörleribu tür lezyonların değerlendirilmesinde dikkatle elealınmalıdırAile hekimliği pratiğinde ses kısıklığı gibi başvuru nedenlerinin etiyolojisi iyi huylu görünüyor olsa dahi özellikle eşlik eden risk faktörleri mevcutsaileritetkik ve gerektiğinde ilgili uzmana yönlendirme yapılması kritik önem taşımaktadır. Bu yaklaşım olası malignitelerin erken tanınmasını ve tedavi gecikmelerinin önünegeçilmesini sağlar.

Objective:
In a patient presenting with hoarseness and a papilloma-like lesion, malignancy was suspected due to HPV positivity; however, after further evaluation, a diagnosis of benign vocal cord polyp was made. The aim of this case report is to emphasize that benign vocal cord lesions can mimic malignancy in terms of their clinical and endoscopic appearance, to demonstrate how risk factors such as HPV infection and smoking can increase clinical suspicion, and to highlight the necessity of histopathological examination to reach an accurate diagnosis within the context of family medicine practice.

Method:
This study, prepared in the form of a case report, presents in detail the patient’s presenting complaints, medical history, physical examination findings, laboratory and imaging results, as well as the advanced investigations and histopathological findings conducted by the relevant specialty.

Findings:
A 35-year-old female patient presented to our family medicine outpatient clinic with complaints of hoarseness and difficulty swallowing that had persisted for approximately one year. Her medical history revealed that she had been followed up at another center with a diagnosis of chronic cervicitis and cervical intraepithelial neoplasia grade 1 (CIN 1). HPV genotyping showed that HPV 16 and 18 were negative, but other high-risk types were positive. She had a history of smoking approximately 15 pack-years. On physical examination, a papilloma-like lesion was detected at the tip of the uvula. The patient was referred to the otorhinolaryngology clinic due to suspicion of malignancy. Laryngoscopic examination revealed Reinke’s edema in both vocal cords and leukoplakia in the middle third of the left vocal cord. Contrary to expectations, the biopsy pathology showed no malignancy. The lesion was reported to have benign characteristics consistent with a vocal cord polyp. Although the lesion was initially considered suspicious for malignancy due to risk factors such as HPV positivity, leukoplakia, and Reinke’s edema, it was ultimately identified as a benign vocal cord polyp.

Conclusion:
Among benign vocal cord lesions, vocal cord polyps constitute the most significant group in pathological evaluations. This case demonstrates that benign vocal cord polyps can clinically mimic malignancy. Risk factors such as HPV infection and smoking should be carefully considered in the evaluation of such lesions. In family medicine practice, even if the etiology of symptoms like hoarseness appears to be benign, it is crucial to perform further investigations and refer the patient to the relevant specialist when risk factors are present. This approach ensures early detection of possible malignancies and prevents delays in treatment.