COVID-19 Geçiren ve Geçirmeyen Aşılı Sağlık Çalışanlarında Anti RBD IgG ve Nötralizan Antikor Düzeyleri: Yuvalandırılmış Olgu Kontrol Çalışması


Creative Commons License

Alp Çavuş S., Çelik M., Süner A. F., Güzel I., Irmak Ç., Çağlayan D., ...Daha Fazla

6 ULUSLARARASI VE 24. ULUSAL HALK SAĞLIĞI KONGRESİ, Antalya, Türkiye, 1 - 04 Aralık 2022, ss.259-260

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.259-260
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Giriş ve Amaç: SARS-COV-2’ye karşı geliştirilen aşıların, COVID-19’a bağlı mortalite ve morbiditeyi azalttığı bildirilmiştir. Bu çalışmanın amacı, en az 2 doz Sinovac ile homolog veya 2 doz Sinovac ve en az 1 doz BNT162b2 ile heterolog aşılama sonrası COVID-19 enfeksiyonu geçiren sağlık çalışanları ile hastalığı geçirmeyenler arasındaki risk faktörlerini belirlemek, oluşan anti-ACE2-RBD IgG antikor düzeyi ve nötralizan antikor yüzdelerinde fark olup olmadığını saptamaktır.

Gereç ve Yöntem: Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde homolog veya heterolog aşılanmış 548 sağlık çalışanı 4 Mart 2021 ile 31 Ocak 2022 tarihleri arasında ileriye dönük incelendi. İzlem süresi boyunca SARS-CoV-2 pozitif saptanan 65 vakaya karşılık; hastalığı geçirmeyen 130 sağlık çalışanı yaş, cinsiyet, meslek ve aşılanma durumuna göre eşleştirilerek kontrol grubu oluşturuldu. Altta yatan kronik hastalıklar, vücut kitle indeksi, sigara kullanımı bağımsızdeğişkenler olarak belirlendi. İzlem boyunca alınan kan örneklerinden kantitatif olarak anti-RBD IgG (SARS-COV-2 IgG, Abbott) düzeyleri ve anti-RBD/spike nötralizan antikor yüzdeleri (ACE2-RBD Neutralization Assay – ELISA, DIA.PRO) saptandı. Vaka grubunda PCR pozitifliği öncesinde alınan son kan örneği ile kontrol grubunda aynı döneme ait olan kan örneklerinden tespit edilen anti-RBD IgG anti- RBD/spike nötralizan antikor yüzdeleri sayısal olarak karşılaştırıldı. Kategorize edilmiş değişkenler Pearson χ2 ve Fisher exact test ile, sayısal değişkenler ise Mann-Whitney U ve Kruskal-Wallis testleri ile analiz edildi.

Bulgular: SARS-CoV-2 pozitif saptanan 65 vakanın hepsinin klinik seyri hafifti ve hiçbirinin hastane yatış ihtiyacı olmadı. Vakaların ortanca yaşı 39 (min-max:24-55) olup, %78,5’i kadındı. Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, vakaların daha fazla komorbiditesi vardı (p = 0.021). Vakaların %35,4’ü 2 doz CoronaVac, %4,6’sı 3 doz CoronaVac, %24,6’sı 2 doz CoronaVac ve 1 doz BNT162b2 ve %35,4’ü 2 doz CoronaVac ve 2 doz BNT162b2 ile aşılanmıştı. Son aşılama ile SARS-CoV-2 PCR pozitifliği arasındaki ortanca zaman aralığı 110 gün, homolog aşılananlarda 66 gün (min-max: 34-349), heterologlarda 125 gündü (min-max: 27-205) (p = 0.043). Anti-RBD antikor titreleri vaka grubunda ortalama 4982.9 AU/ml, kontrol grubunda 4921.0 AU/ml saptandı. İki grup arasında istatistiksel olarak fark bulunmadı (p = 0.767). Nötralizan antikor yüzdeleri ortancası vakalarda %95.32, kontrollerde %95.52 bulundu, aralarında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p = 0.628).

Sonuç: SARS-CoV-2’ye karşı aşılı olup enfeksiyon geçirenler ile geçirmeyen kontrol grubu arasında anti-RBD antikor düzeyi ile nötralizan antikor yüzdesi arasında fark saptanmamıştır. Enfeksiyon gelişiminde antikor düzeylerinden ziyade konak özellikleri (yaş, komorbidite varlığı, genetik özellikler), hücresel immünite, vaka sayılarının arttığı dönemde viral yüke maruziyetin artışı, enfeksiyon kontrol önlemlerine uyum ve yeni varyantların ortaya çıkmasıyla immün yanıttan kaçışın daha önemli olduğu düşünülmektedir. Çalışma için Dokuz Eylül Üniversitesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu (no: 2021/07-01), Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Klinik Araştırmalar Daire Başkanlığı (kod: 21-AKD-33) ve T.C. Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünden (2021-02-12T15_05_18) izin alınmıştır. Bu çalışma Dokuz Eylül Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Daire Başkanlığı (DEÜ-BAP) tarafından desteklenmiştir.

Anahtar Kelimeler: COVID-19, CoronaVac, BNT162b2, antikor, nötralizan antikor