CUMHURİYETİN 100. YILINDA MİMARLIK, Prof. Dr. İpek Akpınar,Prof. Dr. Şebnem Önal Hoşkara, Editör, İdeal Kent, Ankara, ss.53-70, 2024
İnsanlık ve yerleşmeler tarihinde her kriz
beraberinde yeniden yapılanma fırsatını da beraberinde getirmiştir. Bu bağlamda
fizik mekânın tasarımında mimarlıktan kopuşu sonrası modernist ilkelerle
yapılanan planlama anlayışının bir doyma noktasına ulaşarak mekânsal
problematiklere karşı yetersiz kalmaya başladığı noktayı “kriz”, kentsel
tasarımın tasarım temelli ve problem odaklı yapısıyla bu duruma alternatif bir
çözüm arayışı olarak ortaya çıkarılma iddiasını da “fırsat” olarak okumak
yanlış olmayacaktır. Çalışma,
çok-boyutlu ve derinlemesine ele alınmayı gerekli gören bu ikili süreci çıkış
noktası olarak kabul etmiş ve Cumhuriyetimizin 100. yılında “kentsel tasarımın
güncel mekânsal pratiklerin neresinde durduğu” sorusuna tasarım eğitimine atfen
“kuram”, pratik süreçlere atfen de “kılgı” ana hatları üzerinden yanıt arama
yoluna gitmiştir.
Özellikle son yirmi yılda yaşanan ekstrem veri birikiminin geleneksel
kentsel tasarım eğiminde yaşanan sessiz dönüşümün tetikleyicilerinden olduğunu
söylemek mümkündür. Veri, şimdiye kadar “sınırlı” olan kaynak, zaman ve metodu
çok alternatifli hale getirmiştir. Öte yandan pratikte söz konusu sınırlılık
geçerliliğini devam ettirmiştir. Ölçek, işgücü kapasitesi, niteliği ve söylem
gibi ölçütler üzerinden ulusal ve uluslararası tasarım ofisleri incelenmiş ve
birikmiş bulgular göstermiştir ki; kentsel tasarım eğitimi doğrudan şehir
planlama alanı içerisinde veya interdisipliner bir çatı altında verilmesine
karşın, pratiği ağırlıklı olarak mimarlık alanı üzerinden yürütülmektedir. Bu
durum, kentsel tasarım pratiğin neresinde sorusuna bir anlamda alanın
tartışılabilirliğinin ve sınırlarının tariflenebilirliğinin şehir planlama
alanı içerisinde, pratik açıklanabilirliğinin ise görece daha fazla mimarlık
alanı içerisinde karşılık bulduğuna cevap olarak kabul edilmiştir. Mimarlık,
peyzaj ve planlama alanları arasında köprü olma misyonuna sahip kentsel
tasarımın bu bakışla yeni yüzyılda eğitim bağlamında yeniden sorgulanarak
yapılanması mümkündür.