ISUP-1 Hasta Grubunda Upgrade Olasılığının Öngörülmesinde ve Tedavi Seçiminde Kullanılabilecek Faktörler


Özer M. S., Eskici A. B., Kayacan M. E., Şen V., Bozkurt O., Kefi A., ...Daha Fazla

17. Üroonkoloji Kongresi, Antalya, Türkiye, 5 - 09 Kasım 2025, ss.147-148, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.147-148
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

AMAÇ Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türüdür. Biyopsi ile tanı konulan hastaların bir kısmında tümörün düşük agresif özellikte olması nedeniyle tedavi yerine aktif izlem uygulanabilmektedir. Literatürde aktif izlem ile radikal tedavi arasında genel sağkalım açısından belirgin fark olmadığı bildirilse de, aktif izlem uygulanan hastalarda evre ilerlemesi ve metastatik potansiyelin daha yüksek olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada, biyopsi sonucu Gleason skoru 3+3=6 (ISUP-1) olan ve radikal prostatektomi (RP) uygulanan hastalarda, evre ilerlemesi ile ilişkili klinik ve patolojik parametrelerin belirlenmesi amaçlandı. MATERYAL METOD Ocak 2020 – Haziran 2025 tarihleri arasında kliniğimizde retropubik radikal prostatektomi uygulanan 305 hasta içerisinden prostat biyopsi patoloji sonucu Gleason skoru 3+3=6 olan 87 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların demografik verileri (yaş, BKİ, sigara kullanımı), serum PSA değerleri, prostat hacimleri (PV), PSA dansitesi (PSAdt: PSA/PV), biyopsi pozitif kor sayıları ve kor pozitiflik yüzdeleri kaydedildi. Radikal Prostatektomi patoloji sonuçları, biyopsi ile aynı evrede kalan ve evre ilerlemesi saptananlar olmak üzere iki gruba ayrıldı. Gruplar tanımlanan parametreler açısından karşılaştırıldı. İstatistiksel analizlerde Fisher exact testi ve Mann-Whitney U testi kullanıldı. Parametreler için ROC analizi ile sınır değer (cut-off) hesaplandı. BULGULAR Çalışmaya dahil edilen hastaların ortanca yaşı 67 (47–77) yıl, ortanca PSA değeri 6,2 (2,6– 36,7) ng/dL, ortanca prostat hacmi 45 (20–150) cc idi. RP sonrası 69 hastada (%79,3) evre ilerlemesi saptandı. Evre ilerlemesi olan grupta sigara kullanım oranı anlamlı olarak daha yüksek bulundu (p=0,020). Ayrıca, PSAdt (p=0,048), biyopsi pozitif kor sayısı (p=0,036) ve pozitif kor yüzdesi (p<0,001) evre ilerlemesi ile anlamlı ilişkili bulundu (Tablo 1). PSA değeri, rektal tuşe bulgusu, biyopside perinöral invazyon (PNI) ve yüksek dereceli intraepitelyal neoplazi (HPIN) varlığı açısından gruplar arasında anlamlı fark izlenmedi (Tablo 1). ROC analizinde PSAdt için %14,5 (AUC=0,651; duyarlılık %55, özgüllük %77; p=0,049) ve pozitif kor yüzdesi için %23,2 (AUC=0,795; duyarlılık %68, özgüllük %89; p< 0,001) sınır değer olarak hesaplandı (Şekil 1). SONUÇ Gleason skoru 3+3=6 olan ve radikal prostatektomi uygulanan hastaların büyük bir kısmında (%79,3) evre ilerlemesi saptanmıştır. Sigara kullanımı, PSA dansitesi, biyopsi pozitif kor sayısı ve kor pozitiflik yüzdesi evre ilerlemesi ile anlamlı ilişkili bulunmuştur. Özellikle pozitif kor yüzdesi ve PSA dansitesi, aktif izlem için hasta seçiminde dikkate alınması gereken önemli prediktörler olarak değerlendirilebilir. Anahtar Kelimeler: Aktif İzlem, Prostat Kanseri, Radikal Prostatektomi