TROD sanal kongresi, Antalya, Türkiye, 20 - 22 Kasım 2020, ss.79
ADJUVAN RADYOTERAPİ (ART) UYGULANAN MEME
KANSERLİ ERKEK HASTALARDA UZUN DÖNEM
SONUÇLARI (DEMTG)
İlknur Bilkay Görken1
, Zümre Arıcan Alıcıkuş1
, Volkan Semiz1
,
Barbaros Aydın1
, Tuğba Yavuzşen2
, Serdar Saydam3
1
Dokuz Eylül Üniversitesi Rasyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı
2
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı
3
Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı
Giriş-Amaç: Bu çalışmada Dokuz Eylül Meme Tümörleri Grubu
protokolüne uygun olarak adjuvan radyoterapi uygulanan meme
kanseri tanısı almış erkek olguların uzun dönem takip sonuçları retrospektif olarak değerlendirilmiştir.
Gereç ve Yöntem: Eylül 1992- Şubat 2014 yılları arasında kliniğimizde tedavi edilen 4100 meme kanserli olgudan toplam 56 erkek
hasta değerlendirilmiş (%1.36) olup bunlardan tanıda metastatik olmayan 22 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Bir hastaya meme koruyucu cerrahi (MKC), 20 hastaya modifiye radikal mastektomi (MRM), 1
hastaya sadece lenf nodu disseksiyonu uygulanmıştır. Klinik ve patolojik evreleme AJCC-2018’e göre yapılmıştır. Ondokuz hastada göğüs
duvarı ve/veya meme ile birlikte periferik lenfatiklere (%86.4), 3 hastada sadece göğüs duvarına 50 Gy ve üstü radyoterapi uygulanmıştır
(%13.6). Hastaların 10’una adjuvan (%45.5), 3’üne neoadjuvan kemoterapi (KT) (6 kür CAF – CEF, 4 kür AC veya CMF) uygulanmıştır
(%13.6). Sağkalımlar Kaplan-Meier analizi ile hesaplanmıştır.
Bulgular: Hastalarda medyan yaş (47-79 yaş) 68, medyan takip
süresi 115 (21-225) aydır. Histolojik tanı; hastaların 17’sinde invaziv duktal karsinom (İDK) (%77.3), 2’sinde invaziv lobuler karsinom
(İLK) (%9.1), 2’sinde hem İLK hem İDK (%9.1), 1’inde ise diğer histopatolojik tipler şeklinde raporlanmıştır (%4.5). Hastaların T evreleri;
4 pT1 (%18.2), 11 pT2 (%50), 6 pT4 (%27.3), 1 kTX (%4.5) olarak;
N evreleri ise; 8 pN0 (%36.4), 8 pN1 (%36.4), 1 pN2 (%4.5), 4 pN3
(%18.2), 1 kNX (%4.5) şeklindedir. Hastaların evrelere göre dağılımı;
evre 1; 3 hasta (%13.6), evre 2; 9 hasta (%40.9), evre 3; 10 hasta
(%45.3) şeklindedir. On bir hastada perikapsüler invazyon pozitiftir
(%50). Oniki hastada cilt invazyonu (%54.5), 4 hastada cerrahi sınır pozitifliği mevcuttur (%18.2). 19 hastada (%86.3) ER, 17’sinde
(%77.2) PR pozitifken, 1’inde (%4.5) cerbb2 pozitiftir. Hastaların
9’unda uzak (%40.9), 4’ünde lokal yineleme saptanmıştır (%18.2).
5, 10, 15 ve 20 yıllık genel (GSK) ve hastalıksız sağkalım (HSK) oranları sırasıyla; %70, %47.3, %39.4, %31.5 ile %66.8, %55.1, %55.1,
%55.1 şeklindedir.
Tartışma-Sonuç: Meme kanseri erkeklerde nadir görülen ve kadınlara göre daha ileri evrede tanı konabilen bir hastalıktır. Uzun dönem takip sonuçları değerlendirildiğinde erkek hastalarda hastalığın
daha kötü prognozlu olduğu görülmektedir.
Anahtar Kelimeler: erkek meme kanseri, radyoterapi