Küresel kapitalizm, her ne kadar 2008 küresel finans krizi, Donald Trump yönetimi gibi korumacı hükümetlerin politikaları ve küresel salgın gibi bağlamlarda sekteye uğrasa da, dünyanın temel sosyo-ekonomik sistemi olma özelliğini sürdürmektedir. Kapitalizmin mantığı ve kültürü hem coğrafi hem de toplumsal bakımdan küresel çapta yayılmış ve yerleşmiştir. Kapitalizmin değerleri ve kurumları her yerde, her toplumda, her sosyo-ekonomik kesimde öğrenilmekte ve işlenmektedir. Bu doğrultuda, ulusal kökenleri önemli olmaksızın firmalar arasında küresel üretim ağı kurulmakta; sadece kapital koyanlar değil, kapitalist kültürü içselleştirmiş herkes kapitalist sınıf üyesi olarak değerlendirilmekte; kapitalizmi kurumsallaştıran devlet yapısı ortaya çıkmakta ve tüketimcilik yaşam tarzlarının ve sosyal kimliğin yapı taşı halini almaktadır. Bütün bu eğilimler küresel kapitalizmin kültürünün öğrenilmesi temeline dayanmaktadır.

İnsanların öğrendiği değerler, inançlar ve davranışlar, yaşamlarını yöneten kurallar ve kendi dünyalarını yorumlamak üzere inşa ettikleri anlamlardan oluşan kültür, küresel kapitalizme de biçim ve yön vermektedir. Bu kültür genç kuşakları da etkilemektedir. Küresel kapitalizmin kültürünün şu değerleri ve anlamlarının gençler üzerinde etkili olduğu görülmektedir: Rekabetçilik, materyalizm, servet sahibi olma, piyasa yönelimli yetenekler kazandıracak eğitimler alma, üretimcilikten tüketimciliğe yönelim, bireycilik, statü kollama, başarı odaklılık, fiziksel görünüş idealleri, popülerlik, küresel bilinç... Gençler küreselleşme sürecinde bu yönde değişim geçirirken özellikle Batılı olmayan toplumların gençleri özgün kültürlerinin bazı değer ve anlamlarını yitirebilmektedir. Aile, arkadaşlık, dayanışmacılık, sosyallik, öz tarihi ve kültürü koruma, yetinmecilik gibi kültürel öğeler gençler arasında önemini ve önceliğini kaybedebilmektedir. 

Küresel kapitalizmin kültürünün özgün kültürlere baskın gelmesi eğilimi Türk gençleri arasında da görülmektedir. Türkiye’de genç olmak; daha çağdaş olduğu düşünülen küresel kapitalist değerleri öğrenme ile geleneksel kalma arasında salınarak biçimlenmektedir. Fakat bu süreçte genç işsizliği, yoksulluk ve yoksulluk içinde tüketimcilik, yurt dışına göç, bireysellik/sosyallik çatışması, sosyal kimlik karmaşası, teknoloji bağımlılığı, fırsat eşitsizliği gibi sorunlar, gençleri kuşatmaktadır. Dolayısıyla Türkiye’de genç olmak zorlaşmaktadır.

Bütün bu bağlamda bu çalışmada amaçlanan; kapitalizmin değerlerinin gençleri nasıl yönlendirdiğini ve biçimlendirdiğini ortaya koymaktır.

Bu amaçtan hareketle birinci bölümde küresel kapitalizmin anlamı ve eğilimleri açıklanacak; ikinci bölümde küresel kapitalizmin değerleri doğrultusunda gençliğin durumu incelenecek ve son bölümde ise Türkiye’de genç olmak değerlendirilecektir.