Elektronik Dil ve Eğitim Dergisi, cilt.1, sa.6, ss.39-48, 2025 (Hakemli Dergi)
Dil bilgisi yazımı ve öğretiminde eş zamanlılık-art zamanlılık ekseninde meydana gelen
görüş ayrılıklarının zeminini yükseköğretim ile alt öğretim kademeleri arasında dil bilgisi
konu ve kavramları bakımından yaşanan öğretim çelişkileri oluşturmaktadır. Türkçenin en
işlek isimden fiil yapan eklerinden olan +lA- ile fiilden fiil yapan -n-, -t- ve -ş- eklerinin
kurduğu birlikteliğin yazımı ve öğretimi, bunun en tipik örneklerinden bir tanesidir. Bu
çalışma, +lA- eki ve türevlerinin biçim bilimsel tahlillerinde ortaya çıkan ortaya çıkan
yazım ve öğretim sorunlarına farklı bir bakış açısıyla yaklaşarak Türk dili içerisinde işleyen
bir mekanizmaya dikkat çekmeyi ve yazı dili kullanıcılarına bir kazanım önerisi sunmayı
amaçlayan nitel araştırma yöntemlerinden betimleyici bir çalışmadır.
Bu çalışmada +lA- ekinin fiilden fiil yapma ekleriyle birleşimleri incelenmiş ve her iki ekin
birden “yapma, olma, dönüşme” işlevi bildirerek yardımcı fiil görevi gördüğü örneklerde
tek bir ek haline geldiği belirlenmiştir. Ayrıca ekin bir de fiilden isim yapan eklerle
birleşimleri incelenmiş, bu birleşimlerde altı aşamalı bir sürecin sonunda +lA- ekinin burada
da fiilden isim yapan eklerle aynı işlev ve görevde birleşerek tek bir ek hâline geldiği
örnekler görülmüştür. Bu anlayış doğrultusunda +lAn-/+lAt-/+lAş- ekleri gibi -(X)klA- ve
benzeri eklerin de bağımsız birer yapım eki olarak kabul edilebileceği öne sürülmüştür.
Neticede yapım eklerinin durağan bir olgu değil devingen bir sürecin işlediği ve Türkçenin
sınırsız üretim gücünü yansıtan bir mekanizmanın ürünleri olduğu sonucuna varılmıştır.
Yapım ekleri kriterlerinin yeniden sorgulanarak netleştirilmesi ve gramer yazımında bu
devingen sürecin dikkate alınarak yapım ekleri alt başlıklarında yeni bölümlenmeler
açılması gerektiği önerilmiştir.