Dünden Bugüne Cumhuriyet Müzeciliği Sempozyumu, İzmir, Türkiye, 30 - 31 Mayıs 2024, ss.1-7, (Özet Bildiri)
ÖZET
Müze ziyaretçileri,
gerçekleştirdikleri ziyaretlerde bilişsel, iç gözlemsel, estetik ve sosyal
deneyimler yaşamaktadırlar. Bu deneyim, müze ziyareti süresiyle
sınırlandırılmayacak bir dizi etkileşimin sonucudur. Ziyaretçiler, öncelikle
müzede sergilenenlerle, kendileriyle, tüm müze profesyonelleriyle, müzedeki
diğer ziyaretçilerle açık ve örtük bir biçimde etkileşim halindedir. Özellikle,
müze ziyaretçileri ile müze rehberleri arasındaki etkileşimin diğer
etkileşimlere de yön verebilecek ayrıcalıklı bir konumu vardır.
Bu çalışmanın
amacı, müze ziyaretçilerinin
deneyimlerine katkı sağlayıcı bir faktör olarak müze rehberlerinde bulunması
gereken iletişim yetkinliklerini ortaya koymaktır. Müze ziyaretçileri sadece
demografik açıdan değil, bilgi, birikim, merak ve ilgi düzeyleri bakımından da
birbirlerinden farklı bir görünüm arz ederler. Dolayısıyla bazı ziyaretçiler,
sergilenenleri alımlarken, tanıtıcı yazı
ve etiketlerden ziyade, özellikle müze rehberlerinin açıklama ve anlatımlarıyla
şekillenen düşünsel yol haritalarına daha fazla gereksinim duyarlar. Müze
rehberlerinin sunacakları tatmin edici içerik kadar, bu içeriğin nasıl
sunulduğu da bir o kadar önemlidir. Tanımlayıcı nitelikteki bu çalışmada, müze
rehberlerinin saygı, kabul ve
isteklilikle, olabildiğince önyargısız
bir biçimde iletişime başlamaları, sözel içeriği destekleyecek nitelikte ve
sözcüklerle çelişmeyecek bir biçimde sözsüz iletişimden yararlanmaları,
seslerini ideal bir biçimde kullanabilmeleri, duruma uygun düşen dinleme
türlerine geçebilmeleri, gerektiğinde farklı
iletişim stillerinden yararlanabilmeleri vb. başlıca iletişim yetkinlikleri olarak
gösterilmiştir.
Müze rehberlerinin
sahip olması gereken bu türden yetkinlikler, sorumluluk, empatik ilgi ve özenle
birleşince, ziyaretçileri rahatlatarak müzedeki diğer etkileşimlerini
kolaylaştıracak, dolayısıyla müze deneyimlerini zenginleştirecektir.