Şok ve Tedavisi


Creative Commons License

Er A.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi 2.Uluslararası 7.Ulusal Pediatri Hemşireliği Kongresi, İzmir, Türkiye, 27 Kasım 2019, cilt.4, ss.25-26

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 4
  • Basıldığı Şehir: İzmir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.25-26
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Şok, dokuların gereksinimi olan maddelerin ve oksijenin karşılanamaması sonucu ortaya çıkan ve doku perfüzyon bozukluğu ile seyreden ani bir durumdur. Etiyolojiye göre sınıflandırıldığında, hipovolemik, kardiyojenik ve distrübütif şok olmak üzere ayrılırken fizyolojik duruma göre kompanse veya dekompanse olmak üzere ayrılır. Kompanse şok, sistolik kan basıncı normal olmak şartıyla doku ve organ perfüzyonunun yetersiz olması (taşikardi, soğuk ekstremiteler, uzamış kapiller geri dolum zamanı, santral nabazanlarla karşılaştırıldğında zayıf periferal nabazanlar) olarak tarif edilir. Dekompanse şok ise kompensatuvar mekanizmaların yetersiz kaldığı durumlarda, mental durumda baskılanma, idrar çıkışında azalma, belirgin metabolik asidoz, belirgin taşikardi ve taşipne ve de düşük sistolik kan basıncı ile karakterizedir. Şokun erken bulguları kolayca fark edilmez, bu nedenle tanınması oldukça zordur. Bulgular içerisinde taşikardi, bilinç durumunda değişiklik, oligüri-anuri, hipotoni, periferal nabızların palpe edilmemesi veya periferal ve birlikte santral nabızların zayıf alınması, ekstremitelerin soğuk olması ve kapiller geri dolum zamanının uzun olması yer almaktadır. Bradikardi, hipotansiyon ve düzensiz solunum ise geç bulgulardır. Hızlı kalp-solunum değerlendirmesinde öncelikle çocuğun fizyolojik durumunu değerlendirilmelidir. Şoktaki hastaya yeterli oksijen geri solutmasız maske, hood, balon-maske ile solutma ve mekanik ventilasyon ile sağlanabilir. Şoktaki hastada amaç oksijen saturasyonunu %99-100’lerde tutmak olmalıdır. Ventriküler önyükü uygun hale getirmek ve damar-içi hacmi doldurmak şokun temel amacıdır. Hacim doldurma yapıldıktan sonra hastanın yanıtı tekrar değerlendirilir. Hacim doldurmaya olumlu yanıt hipotansiyonun düzelmesi, ekstremite ısısının düzelmesi, periferal nabızların iyi alınması, çocuğun renginin düzelmesi ve kapiller geri dolum zamanının azalmasıdır. Bununla beraber ek olarak çocuğun idrar çıkışı artabilir ve bilinç durumu düzelebilir. Eğer şoktaki çocuğun bilinci düzelmiyor veya daha bozuluyorsa nörolojik komplikasyon düşünülmelidir. Eğer yeterli oksijenizasyon, solunum, kalp hızı ve damar-içi hacmin doldurulmasına rağmen şok tablosu devam ediyorsa vazoaktif ilaç tedavisi endikasyonu vardır. İnotropik ajanlar hipovolemik şokta yeterli sıvı tedavisi yapılmamışsa yararlı olmaz