Graves Oftalmopatisinde Endoskopik Medial Orbital Dekompresyon Deneyimimiz: 2 Olgunun Sunumu


Öncül E. C., Çakır Çetin A., Yaman A., Ecevit M. C.

16.Türk Rinoloji Kongresi, 4.Ulusal Baş Boyun Cerrahisi Kongresi ve 1. Çocuk Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Kongresi, Ankara, Türkiye, 12 - 15 Mayıs 2022, ss.39-40

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.39-40
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Dirençli Graves oftalmopatisinde tedavi seçeneklerinden biri endonazal medial orbital dekompresyon olup, iki olgu üzerinden cerrahi deneyimimiz paylaşılacaktır.

Medial orbital dekompresyon cerrahi prosedür: Genel anestezi altında, nazal pasajlara lidokain-epinerfrin infiltrasyonunu takiben bilateral unsinektomi ve anteriorposterior ethmoidektomi yapıldı. Lamina papirecea Freer elevatör ve Kerrison punch forceps ile alındı. Orbita tabanı ve inferomedial kemik desteği korundu. Periorbitaya arkadan öne olmak üzere, superior ve inferior horizontal kesiler yapılarak, yağ dokusunun nasal pasajlara prolobe olması sağlanarak işlem sonlandırıldı.

Olgu 1: Dört ay önce Graves tanısı konulan 53 yaşındaki kadın hastaya metimazol 5 mg tablet üç ay 2x1, son bir ay ise 1x1 şeklinde uygulanmıştı. Oftalmopatisi nedeniyle dış merkezde pulse steroid (500 mg metilprednizolon/gün, intravenöz) verilmesine rağmen semptomları artan hastanın göz hastalıkları servisine yatışı yapıldı. Hastanın bilateral kemozisi olup, görme keskinliği sağ/sol 0.1/0.6, bilateral her yöne göz hareketleri kısıtlı, renkli görme sağda 18/21, solda 20/21, direkt/indirekt pupil refleksi olağandı. Fundus bakısında bilateral optik disk sınırları silikti. Dört günlük pulse steroid tedavisinin ardından hasta tarafımızca 18.10.2021 tarihinde operasyona alındı. Operasyon sonrası hastaya iki gün pulse steroid tedavisi uygulandı, dördüncü gün taburcu edildi. Taburculuk sırasında görme keskinliği sağ/sol 0.5/0.8 belirgin artmışken, renkli görme sağda 19/21, solda 20/21 saptandı. Olgu 2: 82 yaş bilinen Graves tanısı olan, tedavi olarak metimazol 5 mg 1x1 tablet alan hasta, oftalmopatinin ilerlemesi üzerine göz hastalıkları servisine yatırıldı. Görme keskinliği muayenesinde her iki gözde ışığı algılayamıyordu. Bu sebeple renkli görme ve görme alanı değerlendirilemiyordu. Pulse steroid ya da ek bir tedavi almayan hastaya operasyon kararı alındı. Tarafımızca 21.10.2021 tarihinde cerrahi uygulanan hastaya, sonraki üç gün 250 mg metilprednizolon iv uygulandı. Hastanın postoperatif 12. gün taburculuk muayenesinde görme keskinliği sağ gözde 0.2 iken sol gözde ışık görmesi yoktu.

Sonuç: Orbital dekompresyon, medikal tedaviye dirençli olgularda önemli bir seçenektir. Göz hastalıkları hekimleri tarafından gerçekleştirilen lateral dekompresyon, transkonjunktival veya eksternal gerçekleştirilebilen, sfenoid kemiğin ala majörünün alınmasını içeren cerrahi prosedürdür. Lateral rektus kasının hasarına bağlı diplopi, temporal kasın hasarlanmasına bağlı çiğneme zorluğu ve osilopsi, kemozis, apikal hematom, körlük ve hatta subdural hemoraji gibi ciddi komplikasyonları bulunmaktadır. Walsh ve Ogura’nın tanımladığı transantral dekompresyon ise eksternal veya Caldwell-Luc ile gerçekleştirilebilen, orbita tabanının çıkarılmasına bağlı cerrahi prosedürdür. İnfraorbital sinir hasarlanmasına bağlı malar hissizlik, operasyonda kanama miktarının fazla olması, kalıcı ödem ve olumsuz kozmetik sonuçlara sebep olabilmektedir. Lamina papireceanın orbita tabanı korunarak alınması prensibine dayanan medial orbital dekompresyon eksternal veya transnazal gerçekleştirilebilmektedir. Transnasal yol bu komplikasyonların az görülmesi ve diğer prosedürlerle benzer miktarda başarı sağlaması sayesinde önemli bir cerrahi seçenektir.