22. Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Kongresi, Balıkesir, Türkiye, 8 - 10 Eylül 2023, ss.163-164
Toplu eylem; çalışanların, belirli bir konuda taleplerinin yerine getirilmesi ya da tepkilerini ortaya koymak
amacıyla, topluca ve geçici olarak sözleşme ile öngörülen yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirmekten
kaçınmaları olarak tanımlanabilir. Uluslararası hukukta uzun bir zamandır kabul gören toplu eylem hakkı
ülkemizde yüksek yargı organlarının kararları aracılığıyla yer bulmaya başlamıştır. Her ne kadar iş mevzuatımız
sınırlı bir grev hakkını koruma altına alsa da Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay uluslararası sözleşmelerde
yer verilen toplu eylem hakkının Anayasa md. 90/f. 5 hükmü aracılığıyla hukukumuzda da korunduğuna yönelik
kararlar vermektedir. Toplu eylem ve grev kavramı birbiriyle yakın ilişkili olsalar da aynı değillerdir. Bu çalışmada
yakın tarihli bir Anayasa Mahkemesi kararı çerçevesinde grevin ertelendiği bir işyerinde hukuka uygun bir toplu
eylemin gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği sorunu değerlendirilmeye çalışılmıştır. Bu kapsamda grev
erteleme kararının hukuki mahiyeti ve bu kararın toplu eylem hakkına etkisi araştırılmıştır. Hukukumuzda grev
erteleme fiilen grev yasağı olarak çalışmakta, grev erteleme kararı üzerine ilgili sendikanın Yüksek Hakem
Kurulu’na başvurmaktan başka çaresi kalmamaktadır. Bu nedenle grev ertelemeleri işçilerin anayasal grev hakkına
büyük bir müdahale teşkil etmektedir. Grev erteleme kararının idari bir karar olup yargı denetimine tabi olması,
grev ile toplu eylemler arasındaki nitelik farkı gibi faktörler göz önünde bulundurulduğunda grevin ertelenmesinin
her zaman hukuki olduğu söylenemeyeceği gibi hukuka uygun bir grev erteleme kararının gerekçelerinin otomatik
olarak toplu eylemlere uygulanabileceği de kabul edilemez. Bu nedenle yalnızca grev erteleme kararının varlığı
toplu eylemleri hukuka aykırı kılmamalı, her somut uyuşmazlık bakımından olayın koşulları göz önünde
bulundurularak ayrıca değerlendirme yapılmalıdır.
ions stipulated by the contract in order to meet their demands on a particular topic or to express their
opinions. Collective action, which is recognized in international law for long, has been gaining ground in our
country through decisions of higher judicial bodies. Although our labor legislation protects a limited right to strike;
the Constitutional Court, the Court of Cassation and the Council of State are ruling that right to collective action
included in the international treaties are protected in our legal system via Article 90/5 of Constitution. Despite the
terms strike and collective action are closely related, they are not the same. In this study, the possibility of
practicing collective action legally in a workplace that is under decision of postponement of strike is attempted to
be evaluated in the scope of a recent decision held by Constitutional Court. In this regard, legal nature of decision
of postponement of strike and effect of this decision on the right of collective action have been investigated. In our
legal system decision of postponement of strike practically works as a prohibition of strike and after this decision
there is no option left other than applying for appeal to the High Board of Arbitration for the relevant union. For
this matter, postponement of strike constitutes a grave intervention to workers constitutionally protected right to
strike. Considering such elements as decision of postponement of strike being an administrative decision which is
subject to judicial review and essential differences between strike and collective action, it cannot be claimed that
postponement of strike being always legal and similarly justification of a legal decision of postponement being
applicable to collective actions directly. For this reason, presence of a decision of postponement of strike should
not render collective actions illegal singlehandedly, and every matter of dispute should be evaluated with respect
to circumstances of the case.