Greek Refugees to the West Coast During the Second World War, Humanitarian Aid to Greece and İzmir


Creative Commons License

Yücesoy O.

Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi, vol.23, no.1, pp.121-150, 2023 (Peer-Reviewed Journal) identifier

Abstract

Greece was invaded by the Italians on 28 October 1940, and when the Italians failed, Hitler invaded Greece in April 1941 to secure the southern flank before his invasion of the USSR. Greece lost about 300 thousand people to starvation and epidemics during the "Great Famine". Turkey, through the Turkish Red Crescent, provided humanitarian aid to Greece with the Dumlupınar and Kurtuluş ferries for six months and extended a helping hand to the citizens of the neighbouring country. Apart from these aids, Turkey opened its doors to asylum seekers of various ethnic origins, primarily Greek military and civilian citizens, who defected from the Dodecanese Islands to the coasts of Western Anatolia, especially on the Izmir side. Although the asylum activities, especially in the Aegean Sea, were organised by British special agents, the escape points of those who took refuge on Turkish coasts changed over time according to the course of the war, and the coasts they reached in the future were the southwest of the country. Thanks to the transit through Turkey, the Greeks found the opportunity to reorganise and regroup in the Middle East. Apart from Greek citizens, asylum-seekers of Turkish origin and Italian soldiers fleeing from the German occupation were observed from the islands of Rhodes and Kos. In addition to Turkish, Italian and Greek asylum seekers, there were also people of German, British, American and even Jewish origin among those who sought refuge in Turkey by sea. By analysing the aforementioned asylum activities, it is tried to shed light on these events that took place during the World War II period in Turkish-Greek relations.
Yunanistan 28 Ekim 1940 tarihinde İtalyanlar tarafından işgale uğramış, İtalyanlar başarısız olunca, Hitler SSCB’ye yapacağı harekâtı öncesinde güney kanadı güvence altına almak adına 1941 Nisan’ında Yunanistan’ı işgal edilmiştir. Yunanistan “Büyük Açlık” döneminde 300 bin kadar insanını açlıktan ve salgın hastalıktan kaybetmiştir. Türkiye Kızılay aracılığıyla Yunanistan’a Dumlupınar ve Kurtuluş vapurlarıyla altı ay boyunca insani yardımlarda bulunup komşu ülkenin vatandaşlarına yardım eli uzatmıştır. Türkiye bu yardımların haricinde Oniki Ada’dan, başta İzmir tarafı olmak üzere, Batı Anadolu sahillerine iltica eden ilkin Yunan asker ve sivil vatandaşlar olmak üzere çeşitli etnik kökene sahip sığınmacılara kapılarını açmıştır. Bilhassa Ege Denizi’ndeki iltica faaliyetleri İngiliz ajanlar tarafından tertip edilmekle birlikte Türk sahillerine sığınanların kaçış noktaları zaman içerisinde savaşın seyrine göre değişiklik göstermiş olup ilerleyen zamanlarda ulaştıkları sahiller de ülkenin güneybatısı oluşmuştur. Türkiye üzerinden transit geçiş sayesinde Yunanlar Orta Doğu’da yeniden örgütlenme ve toplanma fırsatı bulmuşlardır. Rodos ve İstanköy adalarından Yunan vatandaşların haricinde Türk kökenli adalılarla Alman işgalinden kaçan İtalyan askerlerin ilticaları gözlenmiştir. Türk, İtalyan ve Yunan sığınmacıların haricinde deniz yoluyla Türkiye’ye sığınanlar arasında Alman, İngiliz, Amerikan hatta Yahudi kökenliler mevcuttur. Bahsi geçen iltica faaliyetleri ele alınarak Türk-Yunan ilişkilerinde II. Dünya Savaşı döneminde gerçekleşen bu olaylara ışık tutulmaya çalışılmıştır.