İç Mekânda İç-Dış Dualitesinin İnşası ve Kopuş Söylemi Olarak “Kentsel İç Mekân”


KIVILCIM SÖZGEN E.

Grid - architecture, planning and design journal (Online), cilt.7, sa.1, ss.36-59, 2024 (Hakemli Dergi) identifier

Özet

Büyük anlatıların meşruiyetini yitirdiği günümüzde, iç mekâna dair yazıla gelenlerin Batı düşünce tarihinin öne sürdüğü, kullandığı, çekip çevirdiği kavramlarla oluşturduğu söylemlere dayandığı ve bu işleyişin hegemonik bir biçim aldığı söylenebilir. Bu söylemlerin yazılı metinlerdeki işleyiş biçimleri dualiteye dayalı düşünce sisteminin modern köklerini ele vermektedir. İç mekân bilgisini dualiteler üzerinden okumak, her geçen gün daha karmaşıklaşan, saçaklanan iç mekân kavramın anlamını sabitlemekte, olası potansiyellerini ve açılımlarını baskılamaktadır. Bu çalışma, iç mekân kavramı üzerine tekrar düşünmek üzere boşluklar aralamayı; cevap arayışından öte, farklı oluşlara dair soruları çoğaltmayı amaçlar. Bu hedef doğrultusunda, söylemlere egemen olan anlayışları, kuramları, var olan ideolojileri açığa çıkararak iç-dış dualitesinin nasıl inşa olduğunu araştırır ve ardından dualiteleri aşan bir kopuş söylemi olarak “kentsel iç mekân”ın (urban interior) olasılıklarını tartışır.
Today, when grand narratives have lost their legitimacy, it can be said that spatial and theoretical knowledge of interior space is based on the discourses that the history of Western thought put forward, use and manage. This process has taken a hegemonic form. The way these discourses operate in written texts reveals the modern roots of the duality-based thought system. Reading interior knowledge which is becoming more and more complex and fringing day by day, through dualities fixes the concept of interior space and suppresses its possible potentials and expansions. This study aims to rethink the concept of interior; rather than seeking answers and aims to multiply questions about various becomings. In this aim, the study explores how the interior-exterior duality was constructed by revealing the understanding, theory and ideologies that dominate the discourses, and then discusses the possibilities of the “urban interior” as a discourse of rupture that transcends dualities.