Réné Girard’ın Şiddet Kavramının “Rite of Spring” Performansı Üzerinden İncelenmesi


Creative Commons License

Beyazoğlu A.

I. Ulusal Tiyatro Sempozyumu, Düzce, Turkey, 15 - 17 January 2021, pp.15-16

  • Publication Type: Conference Paper / Summary Text
  • City: Düzce
  • Country: Turkey
  • Page Numbers: pp.15-16
  • Dokuz Eylül University Affiliated: Yes

Abstract

Bu çalışmada, Réné Girard’ın Şiddet ve Kutsal kitabında sıkça yer verdiği şiddet kavramını, Dans Tiyatrosu öncülerinden Pina Bausch’un yönetmenliğini yaptığı Rite of Spring (Bahar Ayini) adlı performansında Girard’ın bakış açısı ışığında şiddetin ve kutsal olanın arayışına girilecektir. 1970’ li yıllarda Almanya’da ortaya çıkan, Pina Bausch’un öncülüğünü yaptığı Dans Tiyatrosu akımı, dans ile tiyatronun ortak bir noktada birleşip, bu iki sanatın estetiğini harmanlayan bir uygulama alanı olmuştur. Pina Bausch, başına geçtiği Wuppertal Dans Tiyatrosunda hareketin matematiğinden ziyade, içsel duyguların getirdiği doğaçlama hareketin özgünlüğünü kendisine yöntem olarak belirlemiştir. Bausch’un yöntemsiz denebilecek özgürlükte gerçekleştirdiği dans çalışmalarını, nasıl estetik bir bütünlük halinde ve güçlü duygular eşliğinde sahnelediği bilinmektedir. Şiddet kavramı, Girard’ın tabiriyle insanın içinde hep var olan yaşamsal bir dürtü olduğundan; Bausch da çalışmalarının merkezine insanın içsel dürtülerini yerleştirdiği için, bazı Dans Tiyatrosu performanslarında bu kavrama sıkça yer vermiştir. Réné Girard şiddet ve kutsal kavramlarını, kitabında ilk çağlardan başlayarak ama ağırlıklı olarak Antik Yunan Tragedyaları üzerinden sunar. Bu çalışmanın amacı, Girard’ın şiddet kavramıyla Antik Yunan oyunları üzerinden yapmış olduğu incelemeyi, postmodern zamanlarda bir dans tiyatrosu, bir performans üzerinden değerlendirerek saptamalar yapmaktır. Çalışmanın temelini Girard’ın şiddet ve kutsal kavramları oluşturacaktır. Bu bahsedilen kavramlarla birlikte Bausch’un Rite of Spring performansı incelenecek, kavramlar performans içerisinde karşılayan örnekler saptanarak çözümlemeler yapılacaktır. İnsanlığın ve dinin var oluşundan bu yana, topluluklar, bolluk ve bereket getireceğine inandıkları ritüeller düzenlerler. Pina Bausch’un Rite of Spring performansının genel akışına bakıldığında da toplum içerisinde ortaya çıkmış kaosu, kozmosa dönüştürmek ve yeni bir döngüye girmek amacıyla yapılan kapsamlı bir ritüel gerçekleştirilir. İncelenecek performansta yer alan şiddetin boyutu ve şekli Girard rehberliğinde, çalışmanın belirleyici özelliklerinden olacaktır.