ÜRETEROVEZİKAL DARLIĞIN EŞLİK ETTİĞİ MÜLLERİAN KANAL ANOMALİSİ


Bilen A., Mankan K. A., Yavuz O., Ulusoy O., Ateş O., Hakgüder F. G., ...Daha Fazla

42. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, Girne, Kıbrıs (Kktc), 2 - 05 Ekim 2025, ss.288, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Girne
  • Basıldığı Ülke: Kıbrıs (Kktc)
  • Sayfa Sayıları: ss.288
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

 ÜRETEROVEZİKAL DARLIĞIN EŞLİK ETTİĞİ MÜLLERİAN KANAL ANOMALİSİ Ayten Bilen 1, Kadir Alper Mankan 2, Onur Yavuz 2, Oktay Ulusoy 1, Oğuz Ateş 1, Faika Gülce Hakgüder 1, Mustafa Olguner 1, Feza Miraç Akgür 1 1 Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, İzmir 2 Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı, İzmir Amaç: Müllerian kanal, gelişimsel olarak mezonefrik ve metanefrik böbreklerle aynı embriyolojik kökeni paylaşır ve bu yapılar gelişimleri sırasında birbirlerini karşılıklı olarak etkilerler. Gelişimsel yakın ilişki nedeniyle, bu sistemlerdeki doğumsal anomaliler sıklıkla birliktelik gösterir. Çalışmamızda üreterovezikal darlığın eşlik ettiği hemiuterus ile nonkominike rudimente uterin horn olgusunu sunmayı amaçladık. Olgu: Antenatal saptanan sağ hidronefroz nedeniyle postnatal takibe alınan kız olguya üreteropelvik dilatasyonunun postnatal takiplerinde devam etmesi, sintigrafide fonksiyon kaybının saptanması üzerine 1 yaşında sağ üreteroneosistostomi (UNC) planlandı. UNC sırasında sağ üretere yapışık tübüler yapı değerlendirildi. UNC tamamlandıktan sonra tübüler yapı peritona doğru takip edildiğinde sağ adneksten köken aldığı, lipomatöz karakterde ve uterin anomali ile uyumlu olduğu görüldü. Olgu postoperatif izleminde vajinoskopi ile değerlendirildiğinde tek vajina ve tek uterin kavite ile uyumlu görünüm saptandı ve aralıklı takibe alındı. Olgu 13 yaşına geldiğinde menstürasyon dönemlerinde dismenore ve menometroraji yakınmaları nedeniyle yapılan ultrasonografide sağ adneks, iliak damar komşuluğunda 4,5x3,5 cm büyüklüğünde içerisinde hemorajik sıvı bulunan uterin kavite saptandı. Manyetik rezonans görüntülemede sağ hidrometrokolpos ve vajen ilişkisi değerlendirilemeyen serviks obliterasyonu bulunan sağ hemiuterus tanımlandı. Olguya multidisipliner yaklaşımla hemihisterektomi planlandı. Ameliyatta hemiuterus ile non-kominike sağ rudimente uterin horn ve sağ ovarian endometrioma saptandı. Sağ rudimente horn sağlıklı sol hemiuterus ile bağlantılı değildi. Hastanın sol adneksiyel yapıları ve sağ overi korunarak sağ obstrukte hemiuterusu çıkartıldı, endometrioma boşaltıldı. Postoperatif dönem sorunsuz geçen hastanın 1 yıllık takibinde dismenore ve menometroraji yakınmaları tamamen geriledi. Sonuç: Müllerian kanal anomalileri, %30’lara varan düzeyde üriner sistem anomalilerine eşlik edebilmektedir. Uterin anomalilerin erken dönemde saptanması durumunda semptomatik hale gelene kadar izlem yapılabilir ki bu süreç sıklıkla menarş dönemi ve sonrasıdır. Semptomatik olgularda multidisipliner yaklaşım ile değerlendirme yapılmalı, fonksiyone uterin kavitenin korunarak nonfonksiyone uterusun çıkarılması temel amaç olmalıdır. Anahtar Kelimeler: müllerian kanal, uterin horn, hidrometrokolpos, hemihisterektom