Seboreik Dermatit Klinik Şiddeti ile Psikososyal Sorunların İlişkisinin Değerlendirilmesi: Tanımlayıcı Araştırma


Creative Commons License

Altın Kaya N., Avcı C., Akarsu S., İlknur T.

Türkiye Klinikleri Dermatoloji Dergisi, vol.34, no.3, pp.99-106, 2024 (Peer-Reviewed Journal)

Abstract

ABS TRACT Objective: Seborrheic dermatitis (SD) is a common inflammation

of the skin that manifests as scale, erythema and pruritus in

seborrheic areas of the body. The face and scalp involvement, chronic

and recurrent course of the disease may cause psychosocial problems.

In this study, we aimed to determine the relationship between SD severity

and quality of life, anxiety, depression, perceived stress level, selfesteem,

dysmorphophobia and social phobia. Material and Methods:

A total of 122 patients aged 18 years and above with SD were included

in the study. Seborrheic Dermatitis Area and Severity Index (SDASI),

Dermatologic Quality of Life Index (DLQI), Beck Anxiety Inventory

(BAI), Beck Depression Inventory (BDI), Perceived Stress Scale (PSS),

State-Trait Anxiety Inventory (STAI), Rosenberg Self-Esteem Scale

(RSES), Dysmorphophobia Questionnaire and Liebowitz Social Anxiety

Scale (LSAS) were scored. Results: There was no statistically significant

correlation between the severity of the disease and the mean

scores of DLQI, RSES, BAI, STAI, PSS, dysmorphophobia and social

phobia scores except for performance anxiety. In the correlation analyses,

a very weak statistically negative relationship was found between

SDASI and BDI score (p=0.034; r=-0.192) and performance anxiety

score (p=0.028; r=-0.199), one of the subcategories of the LSAS. Conclusion:

Only a very weak negative correlation was found between the

severity of SD and depression and performance anxiety in our patients,

the majority of whom had mild to moderate disease. Therefore, at least

in our region, SD does not seem to be a very challenging disease in

terms of psychosocial aspects. To make more definitive judgments,

studies with a balanced distribution of disease severity, a high case series

and a healthy control group are needed.

ÖZET Amaç: Seboreik dermatit (SD), vücudun seboreik bölgelerinde

skuam, eritem ve kaşıntı ile karakterize bir ekzemadır. Yüz ve saçlı

deriyi tutması, kronik ve tekrarlayıcı seyri nedeniyle psikososyal sorunlara

neden olabilmektedir. Bu çalışmada; SD şiddeti ile yaşam kalitesi,

anksiyete, depresyon, algılanan stres düzeyi, benlik saygısı,

dismorfofobi ve sosyal fobi arasındaki ilişkinin belirlenmesi amaçlanmıştır.

Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya SD tanılı 18 yaş ve üzeri

122 olgu dâhil edilmiştir. Olguların Seboreik Dermatit Alan ve Şiddet

İndeksi (SEDAŞİ), Dermatolojik Yaşam Kalite İndeksi (DYKİ), Beck

Anksiyete Ölçeği (BAÖ), Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ), Algılanan

Stres Ölçeği (ASÖ), Durumluk-Sürekli Kaygı Ölçeği (DSKÖ), Rosenberg

Benlik Saygısı Ölçeği (RBSÖ), Dismorfofobi Anketi ve Liebowitz

Sosyal Fobi Ölçeği (LSFÖ) skorlamaları yapılmıştır. Bulgular:

Hastalık şiddeti ile ortalama DYKİ, RBSÖ, BAÖ, DSKÖ, ASÖ, dismorfofobi

ve performans kaygısı dışındaki sosyal fobi skorları arasında

istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Yapılan

korelasyon analizlerinde SEDAŞİ ile sadece BDÖ skoru arasında

(p=0,034; r=-0,192) ve LSFÖ alt kategorilerinden performans kaygısı

skoru arasında (p=0,028; r=-0,199) istatistiksel olarak negatif yönde

çok zayıf bir ilişki saptanmıştır. Sonuç: Hafif-orta şiddetli hastaların

çoğunluğu oluşturduğu bu çalışmada sadece SD klinik şiddeti ile depresyon

ve performans kaygısı yönünden çok zayıf negatif bir ilişki saptanmış

olması, en azından bizim bölgemizde, SD’nin psikososyal

yönden hastaları çok zorlayıcı bir hastalık olmadığını düşündürmektedir.

Bu konuda daha kesin yargılara varabilmek için hastalık şiddetinin

dengeli dağıldığı, yüksek olgu serili ve sağlıklı kontrol grubu

içeren çalışmalara ihtiyaç vardır.