Kent Morfolojisinin Değişiminde Yüksek Yapıların Rolü: İzmir Kent Araştırmaları


Yalıner A. İ., Begeç H.

IV. Kentsel Morfoloji Sempozyumu - Morfolojinin Evrimi: Geçmişten Geleceğe - Teoriden Pratiğe, Konya, Türkiye, 31 Mayıs - 02 Haziran 2023

  • Yayın Türü: Bildiri / Yayınlanmadı
  • Basıldığı Şehir: Konya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Türkiye’de kentleşme politikalarında kritik tarih 1965’tir. Kat mülkiyeti kanununun çıkması ile birlikte kentlerde yapı tipolojisi değişmeye başlamış, bu değişim biçimsel kent belleğini etkilemiştir. Kat mülkiyeti kanununun etkileri sonucu müstakil yapıların yerlerini, apartman tipi yapılar almaya başlamıştır. Günümüzde apartman tipi konut yüksekliklerinin giderek arttığı ve nihai olarak yüksek yapılaşmanın görüldüğü durumlar bulunmaktadır. Bu morfolojik dönüşüm sürecinin kent kullanıcısına olumlu ya da olumsuz yansımaları olmuştur. 

19. yüzyılın sonunda Amerika kıtasında önceleri çalışma, sonraları barınma ihtiyacı nedeniyle karşımıza çıkan yüksek yapı tipolojisi, Türkiye’de ancak 20. Yüzyılın ikinci yarısında görülmeye başlamıştır. Türkiye’de ilk örneklerinin özellikle büyük kentlerde görüldüğü yüksek yapılar, devasa kütleleri ile yakın çevre/kent morfolojisi üzerinde önemli değişimler ortaya koymuştur. Uygulanan kentsel politikalar nedeniyle yüksek yapıların tekil ya da bölgesel inşa edildiği örnekler görmek olasıdır. İzmir kenti için de süreç benzer şekilde ilerlemektedir. Ancak İzmir’de 2000’li yılların başına kadar az sayıda tekil yüksek yapı inşası görülmekteyken, günümüzde yüksek yapı inşası son derece hız kazanmış, çok sayıda yüksek yapı, kent merkezi silüetinde etkin hale gelmiştir. İzmir kenti silüetinde yaşanan bu değişim araştırmanın ana konusunu oluşturmaktadır.

Bu araştırmanın sorusu; yapı tipolojilerine bağlı olarak kentlerin morfolojik değişimlerine yönelik ön görü oluşturmak amacıyla, kent belleğinde yer alan kent morfolojisinin, inşa edilen yüksek yapılar ile nasıl değiştiği olarak belirlenmiştir. Araştırma sonunda yapı tipolojileri ile (özellikle yüksek yapılar) kentsel bellek arasındaki morfolojik ilişkiye bağlı farkındalık geliştirilmesi de amaçlanmaktadır.

Araştırmanın yöntemi, İzmir kent merkezinde yüksek yapıların tekil ya da bölgesel inşa edildikleri çevrede geçmişten günümüze kadar yaşanan morfolojik sürecin kesit-cephe düzleminde analizine dayanmaktadır. Analizler için Alsancak ve Salhane bölgelerinde kalan yüksek yapıların yakın çevreleri morfolojik kırılma zamanlarına göre tipolojik kesitlere çevrilmiştir. Bu yöntemde geçmiş ve güncel imar haritaları ile uydu görüntülerinden faydalanılmış, kesit ve plan ölçüleri aslına uygun şekilde aktarılmıştır. Araştırmanın son kısmında ise İzmir’de gelecekte yaşanabilecek olası morfolojik değişimler tartışılmaktadır.