5. MEDIA LITERACY FORUM/ INTERNATIONAL SOCIAL SCIENCES CONGRESS IN THE AGE OF DIGITAL TRANSFORMATION, İstanbul, Türkiye, 11 - 12 Kasım 2022, cilt.1, sa.1, ss.309-321, (Tam Metin Bildiri)
İnternet teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte her yaş grubundan bireyin aktif ve yoğun
bir biçimde internet kullanımı içerisinde olduğu ifade edilmektedir. İnternete erişim ise
beraberinde sosyal medya kullanımını da getirmiştir. Bireylere karşılıklı iletişim olanağı
tanıyan, insanların yaşadıkları deneyimleri birbirleriyle paylaşmalarına imkân veren ve bilgi
aktarımını sağlayan sosyal medya bir anlamda günümüzün yeni iletişim kanalları içerisinde
ele alınmaktadır. Çeşitli amaçlarla kullanılan sosyal medya ağlarının kontrolsüz kullanımı ise
sosyal medya bağımlılığına yol açmaktadır. Covid 19 süreciyle birlikte sosyal izolasyona
giren bireylerin boş zamanlarını özellikle sosyal ağlarda vakit geçirerek doldurdukları ve
patolojik sosyal medya kullanımlarının ortaya çıktığı yapılan çalışmalarda görülmektedir.
Dolayısıyla bu araştırmanın amacı covid 19 sürecinde problemli sosyal medya kullanımı
davranışlarının sistematik bir biçimde incelenerek genel bir bakış oluşturulmasıdır. Bu
kapsamda İngilizce ve Türkçe dillerindeki çalışmalar için “sosyal medya bağımlılığı”, “social
media addiction”, “problemli sosyal medya kullanımı”, “problematic social media use”,
“covid 19” anahtar kelimeleriyle Science Direct, Pubmed, Google Scholar, DergiPark ve
YÖK Ulusal Tez merkezi veri tabanlarında aramalar yürütülmüştür. Dahil etme ve dışlama
kriterleri doğrultusunda kriterleri karşılayan ve tam metin olarak erişim sağlanan 45 çalışma
bu araştırma kapsamında değerlendirilmiştir. İncelenen çalışmalara göre genel olarak sosyal
medya ağlarının pandemi sürecinde pandemi öncesine göre daha yoğun kullanılmaya
başlandığı, erkeklerin sosyal medya uygulamalarını kadınlardan daha fazla kullandığı, sosyal
medya hesap sayısı ve sosyal medya kullanım süresi arttıkça sosyal medya bağımlılığının da
yükseldiği bulguları öne çıkmıştır. Çalışmalarda en çok koronavirüs kaygısı, koronavirüs
korkusu, depresyon, yalnızlık ve uykusuzluk gibi değişkenlerin sosyal medya bağımlılığıyla
ilişkilerinin ele alındığı ve pozitif yönlü anlamlı ilişkilerin söz konusu olduğu belirlenmiştir.
Ayrıca gelişmeleri kaçırma korkusu olarak nitelendirilen nomofobi ile internet, akıllı telefon,
oyun ve yeme bağımlılıklarının sosyal medya bağımlılığıyla pozitif ilişki içerisinde olduğu
tespit edilmiştir. Çalışmalar her yaş grubundaki bireylerin sosyal medya bağımlılığıyla karşı
karşıya olduğunu, nicel araştırmaların büyük çoğunluğu oluşturduğunu ve deneysel
araştırmaların yok denecek kadar az olduğunu göstermiştir. Ulaşılan sonuçlar kapsamında
gelecekteki çalışmalara yönelik önerilerde bulunulmuştur.