İKİ VAKA NEDENİ İLE ALLOJENEİK KÖK HÜCRE NAKLİNDE GEÇ SİTOPENİ


Creative Commons License

Yavuz B., Erdoğan Yücel E., Karataş A. F., Güven S., Demirkan F., Alacacıoğlu İ., ...Daha Fazla

14. Ulusal Kemik İliği Transplantasyonu ve Hücresel Tedaviler Kongresi, 10 - 12 Mart 2022, sa.125, ss.120

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Sayfa Sayıları: ss.120
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Giriş: Sitopenilerin gelişmesi allojenik kök hücre nakli (AKHN) sonrası oluşabilecek komplikasyonlardandır[1]. Geç dönemde ortaya çıkan sitopeniler otoimmün süreçler, greft kaybı, enfeksiyonlar gibi pek çok nedenle ortaya çıkabilmektedir. Biz AKHN sonrası geç dönem sitopenisi geliştiren iki vakamızı sunuyoruz. Vaka A: 35 yaşında kadın hastaya Haziran 2020’de orta riskli akut miyeloid lösemi (AML) teşhisi konulmuş ve 2 adet 7+3 remisyon indüksiyon tedavisi sonrası tam uyumlu erkek kardeşinden allojeneik kök hücre nakli (AKHN) için tarafımız yönlendirilmiş. Hasta ile olası risk ve faydalar konuşularak hasta nakil listesine alındı. Hastanın remisyon indüksiyon tedavisi sırasında drenaj gerektiren inguinal ve aksillar apse hikayesi olması nedeni ile fludarabin+busulfan ile non-miyeloablatif hazırlık rejimi verilerek ve graft-versus-host hastalığı (GVHD) profilaksisi için siklosporin ve metotreksat ile tam yanıt altında Ekim 2020’de allojeneik kök hücre nakli yapıldı. 12. Günde nötrofil, 16. Günde trombosit engraftmanı sağlandı. Takibinde GVHD izlenmeyen hastanın 182. Günde siklosporin dozu azaltılmaya başlandı. 210. Günde bakılan kimerizm %94,5 donör tipinde görüldü. 240. Günde ateş şikayeti ile acile başvuran hastada pansitopeni tesbit edildi. Antibiyoterapi verilen hastaya yapılan kemik iliği aspirasyonu hiposellüler saptandı, hastalık nüksü izlenmedi. Hastaya immun sitopeni öntanısı ile 1 mg/kg steroid başlandı, sitopenide kısmi düzelme görüldü. Bu süreçte hastada mikst kimerizm saptandı (%32 donör). Hastaya haftalık artan dozlarda toplam yaklaşık 11*106 /kg CD34+ hücre ve eşlik eden T lenfosit popülasyonu ile donör lenfosit infüzyonu yapıldı. Bununla beraber takipte sitopenisi düzelen hastada tam greft kaybı izlendi. Hasta remisyonda izleme devam etmektedir. Vaka B: 53 yaşında kadın hastaya Mayıs 2021’de philadephia kromozomu (Ph) pozitif akut lenfoblastik lösemi teşhisi konuldu. 2 kür kemoterapi ve tirozin kinaz inhibitörü içeren remisyon indüksiyon tedavisinden sonra tam uyumlu erkek kardeşinden azaltılmış yoğunluklu fludarabin+busulfan rejimi ile Eylül 2021’de AKHN yapıldı. Nakil sonrası 1. Ayda %85 donör kimerizmi tesbit edildi. Siklosporin tedavisi altında mikroanjiopatik hemolitik anemi tablosu gelişmesi üzerine mikofenolat mofetil tedavisine geçildi bunun yanısıra sistemik steroid tedavisi başlandı. Steroid tedavisinin azaltılmasıyla birlikte naklin 100. Gününde hasta kol ve bacaklarda yaygın döküntü ve pansitopeni nedeniyle yatırıldı. Yapılan cilt biyopsisinde graft-versus-host hastalığı ile uyumlu olduğu görüldü. Kemik iliği incelemesinde hiposellülarite izlendi. Kimerizm incelemesinde %79 donör kimerizmi izlendi. Steroid tedavisinin dozu yeniden artırıldı, hastaya 0,7*106 /kg CD34+ hücer ve 0,5*108 T lenfosit ile DLI uygulandı. Takibinde hastanın sitopenilerinin düzeldiği görüldü. Yeniden yapılan kimerizm incelemesinde %99 dönor kimerizmi görüldü. Sonuç: AKHN sonrası gelişen geç başlangıçlı sitopeni tablolarında altta yatabilecek nedenler ayrıntılı olarak incelenmelidir. Bu sitopenilerin fizyopatolojisinde iki immün sistemin “çatışması” rol oynayabilmektedir . Bu durumda terapötik hedef hastanın donör kimerizmine yönlendirilmesi olmalıdır. Bunun için immunsupresif tedavinin düzenlenmesi ve donör lenfosit infüzyonları kullanılabilir. Anahtar kelimeler: allojeneik kök hücre nakli, kimerizm, sitopeni