SİNEMASAL BRECHT 05, Emrah Suat Onat,Zühal Çetin Özkan, Editör, Doğubatı, Ankara, ss.52-67, 2023
Yeşilçam döneminde çok da alışık olmadığımız bilimkurgu türüne ait filmlere rastlasak
da üzerine araştırma yapılacak film bulmakta zorlanırız. 2 Bu yüzden sinemamızda
bilimkurgu türüne ait yapılmış araştırmalar da çok azdır. Daha çok yabancı filmlerin
taklidine dayalı olan bu filmler, düşük bütçeli ve kültürel yapıya uymadığı için
çoğunlukla absürt güldürüler olarak karşımıza çıkar.
Oysaki Erdem Tepegöz’ün distopik bir hikayesi olan bilimkurgu türündeki
Gölgeler İçinde filmi, 2020 yılında vizyona girdiği günden beri çok tartışılıyor ve çok
ödüllendiriliyor. Sinemamızda görmeye alışık olmadığımız bir türün bu kadar başarılı
bulunup tartışılıyor olması da, film üzerinde araştırma yapmayı gerekli kılıyor. Erdem
Tepegöz araştırmayı seven genç bir yönetmen, özellikle toplumsal sınıfların farklılığı
üzerine yaptığı araştırmaları derinleştirdikçe bu konunun sinemasal açıdan çok fazla
çatışma ve giz barındırdığını fark etmiş, “bu çatışmayı ve sınıfları farklı bakış açısı ile
nasıl sinemaya aktarabilirim sorgulaması” (Büte,2021) onu distopik bir film yapmaya
itmiş. Emek, iktidar, gözetleme gibi kavramlar, distopya ve bilimkurgu edebiyatında
çok iyi yorumlanabilmesi, Tepegöz’ün ilgisi çekmiştir; “bu kavramlar üzerine bu dünya
kurulabilir, bu sularda, bu türde eserler verebilir miyim diye yola çıkmamı sağlamıştır.