II. Uluslararası Sağlık Bilimleri ve Multidisipliner Yaklaşımlar Kongresi, 24 - 25 Kasım 2023, ss.1, (Özet Bildiri)
Amaç: Parkinson hastalarında ikili görev yürüyüşünde bozulma sağlık hizmet yükü ve sağlık maliyetini arttıran
düşmeler için önemli bir risk faktörüdür. Çalışmamızın amacı erken ve orta evre Parkinson hastalarında farklı görev
koşulları altında yürüyüş hızının sağlıklı bireyler ile karşılaştırılmasıydı.
Yöntem: Çalışmaya 7 sağlıklı kontrol, 8 erken evre Parkinson hastası ve 9 orta evre Parkinson hastası dahil edildi.
Hastalık şiddeti Modifiye Hoehn Yahr Ölçeği (MHYÖ) ile değerlendirildi. MHYÖ’ye göre Evre 1.0, 1.5 ya da 2.0 olan
hastalar “erken evre”, Evre 2.5 ya da 3.0 olan hastalar “orta evre” olarak sınıflandırıldı. Yürüyüş hızı BTS G-Walk
(BTS Bioengineering S.p.A., Italy) kablosuz ivmeölçer sistemi kullanılarak tekli görev, kognitif ikili görev ve manuel
ikili görev olmak üzere üç farklı koşul altında değerlendirildi. İkili görev maliyetleri “maliyet yüzdesi = ((ikili görev
yürüyüş hızı - tekli görev yürüyüş hızı) / tekli görev yürüyüş hızı) x 100” formülü ile hesaplandı.
Bulgular: Sağlıklı bireyler, erken evre Parkinson hastaları ve orta evre Parkinson hastaları olmak üzere katılımcıların
yaş ortancaları sırasıyla 53,0 yıl, 64,5 yıl ve 59,0 yıldı. Sağlıklı bireylerin tekli görev yürüyüş hızı ortancası 1,42 m/s,
kognitif ikili görev yürüyüş hızı ortancası 1,10 m/s, manuel ikili görev yürüyüş hızı ortancası 1,24 m/sn idi. Erken evre
Parkinson hastalarının tekli görev yürüyüş hızı ortancası 1,17 m/s, kognitif ikili görev yürüyüş hızı ortancası 0,95 m/s,
manuel ikili görev yürüyüş hızı ortancası 1,04 m/sn idi. Orta evre Parkinson hastalarının tekli görev yürüyüş hızı
ortancası 1,00 m/s, kognitif ikili görev yürüyüş hızı ortancası 0,88 m/s, manuel ikili görev yürüyüş hızı ortancası 0,86
m/sn idi. Kognitif ve manuel ikili görev maliyetleri açısından gruplar arasında anlamlı bir fark bulunamadı (p>0,05).
Sonuç: Erken ve orta evre Parkinson hastalarında farklı ikili görev koşullarında yürüyüş hızı sağlıklı bireylere göre
farklılık göstermeyebilir. Her grup için daha büyük örneklemle yapılacak ileri dönem çalışmalara ihtiyaç vardır.