ANKARA UNIVERSITESI. SIYASAL BILGILER FAKULTESI DERGISI, cilt.79, sa.1, ss.137-157, 2024 (Hakemli Dergi)
Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin tam ortasında Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği
teşebbüsüne itiraz etmesi ittifak içerisinde ciddi bir krize neden olmuştur. Kriz her ne kadar Türkiye, Finlandiya
ve İsveç arasında imzalanan üçlü mutabakat metni ile çözülmüşse de Ankara’nın sıkça veto kartına başvurması
ittifakın üyeleri arasında büyük kaygı yaratmıştır. Bu kaygılar NATO üyeleri arasında karar alma
mekanizmalarına dair reform gerekliliği tartışmalarını alevlendirmiş ve Türkiye’nin ittifakın sorun çıkaran
üyesi olarak tanımlanmasına neden olmuştur. Medyada yer alan haberlere göre Türkiye, 2009 ve 2022 arasında
en az altı NATO kararını veto etmiştir. Veto krizlerinin sayısı ve sıklığı Türkiye’nin vetoyu önemli bir dış
politika yapma enstrümanı olarak kullandığı ve gelecekte de bu şekilde kullanabileceğini göstermektedir.
Çalışma, bu varsayımdan hareketle, Türkiye-NATO ilişkilerindeki veto krizlerini mukayese ederek Türk dış
politikası üzerine var olan literatüre katkıda bulunmayı hedeflemektedir. Çalışma bu bağlamda veto krizleri
arasında benzerlik ve farklılıkları, her veto vakasının sebepleri, kısa vadeli etkileri ve sonuçlarını tartışarak
ortaya koymayı da amaçlamaktadır. Çalışmada karşılaştırmalı vaka analizi yöntemi kullanılacak ve bulgular
altı vaka üzerinden değerlendirilecektir.
Türkiye’s objection to Finland and Sweden’s bid for NATO membership, amidst Russian invasion of
Ukraine, has caused a serious crisis in the alliance. Although the crisis is solved with the signing of a trilateral
memorandum between Türkiye, Finland and Sweden, Ankara’s frequent use of veto card in NATO has become
a major concern for the members of the Alliance. These concerns had exacerbated the debates about the
necessity of a reform regarding the decision-making process in NATO and caused Turkey to be described as a
troublemaker in the alliance. According to the media reports, Türkiye had vetoed at least six decisions in NATO
between 2009 and 2022. The numbers of veto crises and the frequency of them displays that Türkiye is using
the veto as a significant instrument of foreign policy making and it is likely to do so in the future. Taking this
assumption into account, this study aims to contribute the existing literature on Turkish foreign policy by
comparing veto crises in Türkiye- NATO relations. In this respect, the study also aims to reveal similarities and
differences between these veto crises by examining the causes, short term effects and consequences of each
veto case. Comparative case study analysis will be used as the main method of research and the findings will
be evaluated by taking six veto cases into account