Biyometrik teknolojilerin yarattığı etik tartışmalar bağlamında güncel sanat örnekleri


İlter Güven İ.

JOURNAL OF ARTS, cilt.6, sa.1, ss.9-18, 2023 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 6 Sayı: 1
  • Basım Tarihi: 2023
  • Doi Numarası: 10.31566/arts.1972
  • Dergi Adı: JOURNAL OF ARTS
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM), Root Indexing, Asos İndeks
  • Sayfa Sayıları: ss.9-18
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Etik tartışmaları beraberinde getiren biyometrik teknolojiler son yılların vazgeçilmez ve sürekli geliştirilmeye devam eden dijital teknolojilerindendir. Bu teknolojilerin birincil hedefleri güvenlik kontrolünü sağlamaya çalışmaktır. Bu sebeplerle geliştirilen teknolojik donanımlar özellikle kamusal alanların, hükümet binalarının ve özel şirketlerin vazgeçilmezleri konumuna yerleşmiştir.
Dijital kameralar, sensörler ve geliştirilen çeşitli yazılımlar yoluyla yüz tanımaya dayalı geliştirilen güvenlik önlemleri hedeflerine, kişileri kayıt altına alan görsel veri bankaları oluşturmak gibi yan hedeflerinde zamanla eklemlenmeye başladığı görülmektedir. Bu tür hedefler beraberinde bazı noktalarda distopik bir geleceğe de işaret etmektedir. Bu algılayışın yarattığı endişe duygusu ise; çeşitli sanatçı ve tasarımcılar tarafından geliştirilen sanatsal reaksiyonlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Gözetlenmeye ve arşivlenmeye karşı, makine görme algoritmalarını
karıştırmayı amaçlayan teknikler geliştirmeyi hedef güden tasarımcılar muhalif bir dil de yaratmış görünmektedirler. Muhalif olan bu eylemler diğer yandan yazılım şirketleri için kendiliğinden oluşan bir geri bildirim niteliği de barındırmaktadır. Böylece yazılım şirketleri oluşan sistem açıklarını tespit etmek için bu projeleri kendi avantajlarına çevirmektedir. Bu bağlamda çalışma kapsamında gözetlenmeye karşı sanatçı ve tasarımcılar tarafından geliştirilen çeşitli beden, yüz boyama teknikleri, saç, makyaj ve aksesuar kullanımına dayalı tasarımlar gibi disiplinlerarası formda karşımıza çıkan sanatsal çalışmalar örneklendirilmeye çalışılacaktır. Sonuç olarak güvenlik gibi olumlu, diğer yandan ise mahremiyetin ihlali gibi son derece olumsuz yerden okunan bu teknolojiler sanatsal örnekler üzerinden gelişen zıt tartışmalarla ele alınacaktır.

Biometric technologies, which bring ethical debates along, are among the indispensable and constantly developing digital technologies of recent years. The primary goals of these technologies are to seek security control. The technological equipment developed for these reasons has become indispensable for public spaces, government buildings and private companies. It is seen that secondary objectives such as creating visual data banks that record people have begun to be expressed over time, among the objectives of security measures developed based on face recognition through digital cameras, sensors and various software developed. Such goals also point to a dystopian future at some points. The feeling of anxiety created by this perception; emerge as artistic responses developed by various artists and designers. Designers who aim to develop techniques for mixing machine vision algorithms against surveillance and archiving also seem to have created an oppositional language. On the other hand, these opposition actions also include a spontaneous feedback feature for software companies. Thus, software companies turn these projects into their own advantages in order to detect system vulnerabilities.
In this context, artistic works that emerged in interdisciplinary forms such as various body and face painting techniques, designs based on hair, make-up and accessory use, developed by artists and designers against surveillance, ill be discussed within the scope of the study. be an example. As a result, these technologies, which are read from a positive place such as security, on the other hand, from an extremely negative place such as a violation of privacy, will be discussed with contrasting discussions developed through artistic examples.