Tavşanlarda Deneysel Laminektomi Modelinde Lokal Vankomisinin İntradural-intravenöz Konsantrasyonu Ve Histopatolojik Etkilerinin Değerlendirilmesi


Khalilov J., Çeltik M., Aydemir S., Korkut S., Gökçay D., Şahar U., ...Daha Fazla

XIV. Uluslararası Omurga Kongresi, İzmir, Türkiye, 25 - 28 Mayıs 2022, ss.56-57

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İzmir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.56-57
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Özet: Omurganın derin enfeksiyonları uzun süreli ve zorlu tedavi süreçlerinden dolayı korkutucudurlar. Lokal vankomisin, derin omurga enfeksiyonlarının tedavisinde yaygın kullanılan yöntemdir. Yaygın olmasına rağmen lokal vankomisinin sistemik ve özellikle BOS’taki düzeyi ile ilgili bir bilgi yoktur. BOS vankomisin düzeyi rutin yöntemlerle ölçülememektedir. Bu nedenle lokal vankomisinin standart tedavi algoritması oluşmamıştır.

Amaç: Tavşan laminektomi modelinde dura üzerine lokal vankomisin uygulamasında serum ve BOS vankomisin düzeylerinin saptanması amaçlanmıştır. Aynı zamanda lokal vankomisinin santral sinir sistemi üzerindeki histopatolojik etkileri incelenmiştir.

Yöntem : Çalışmaya altışar tavşandan oluşan üç grup halinde 18 denek alındı. 1. Gruba (kontrol grubu) sadece laminektomi yapılıp kapatıldı. 2. Gruba (lokal grup) laminektomi sonrası standart doz lokal vankomisin uygulandı. 3. Gruba (sistemik grup) laminektomi sonrası intravenöz vankomisin verildi. Deneklerden postop 6. 12. 24. saatlerde eşzamanlı BOS ve serum örnekleri alındı. Tüm numunelerden, geçerlilik ve güvenirliği saptanmış olan LC-MS/MS yöntemiyle vankomisin düzeyi bakıldı. Postop 4.haftada sakrifikasyon yapılarak çıkarılan omurgalarda histopatolojik olarak epidural fibrozis (He skorlamasıyla) ve nekroz incelendi. Serum, BOS ve patoloji örnekleri, gruplar gizlenerek tek kör çalışılmıştır. İstatistiksel analizler için Shapiro-Wilk, Kruskal Wallis ve Spearman testi kullanılmıştır.

Bulgular: Üç grubun BOS değerleri karşılaştırıldığında, 6. saat örneklerinde lokal grup ile sistemik ve kontrol grupları arasında istatiksel anlamlı fark bulunmuştur (p =0.035). 12. ve 24. saatte ise her üç grubun BOS ölçümlerinde fark saptanmamıştır. İkili grup karşılaştırmasında, sistemik grupla kontrol grubu arasında ve sistemik grupla lokal grup arasında 6. saat örneklerinde anlamlı fark saptanmıştır(p=0,025). Ancak 12.ve 24. saat BOS örneklerinde fark bulunamamıştır.

Üç grubun serum değerleri karşılaştırıldığında 6. ve 12. saat örneklerinde lokal ve sistemik grupları ile kontrol grubu arasında anlamlı fark bulunmuştur (p=0,001). 24. saat serum değerlerinde her üç grup arasında fark saptanmamıştır.

Histopatolojik değerlendirmede sistemik grubun tamamında Grade1, lokal grubun tamamında Grade 0 fibrozis bulunmuştur. Kontrol grubunda iki örnekte Grade 0, bir örnekte Grade 2 ve üç örnekte Grade 3 fibrozis saptanmıştır. Gruplar arasında istatistiksel farklılık saptanmıştır (p=0.010). Örneklerin hiçbirinde nekroz bulgusuna rastlanmamıştır.

Sonuç: İntravenöz vankomisin grubunda 6. saatte BOS’ta vankomisin saptanması, sistemik uygulamada vankomisinin kan-beyin bariyerini geçebildiğini düşündürmektedir. Lokal uygulamada 12. ve 24. saat BOS örneklerinde eser miktarda saptanmış olup kontrol grubundan istatistiksel fark bulunmamıştır. Lokal grupta serum değerlerinin kontrol grubuna göre yüksek çıkması, lokal uygulamada vankomisinin sistemik dolaşıma katılımı olduğu şeklinde yorumlanabilir. Ancak bu sistemik yayılım, kan-beyin bariyerini geçmeye yetmemiştir. Lokal uygulama yapılan grupta fibrozisin hiç olmaması, vankomisinin asidik etkisi nedeniyle fibroblastları inhibe etmesine bağlı olabilir. Nekroz görülmediğinden dolayı dura üzerinde kullanımının güvenli olduğu düşünülmüştür.

Anahtar Kelimeler: omurga, enfeksiyon, vankomisin, beyin omurilik bariyeri