ASOS 10. ULUSLARARASI HUKUK SEMPOZYUMU, İzmir, Türkiye, 22 - 24 Mayıs 2024, ss.231-260, (Tam Metin Bildiri)
Herkesin nüfus kütüğünde yazılı olan adlarını kullanma zorunluluğu vardır ve adın kazanılması kişinin
iradesi dışında gerçekleşir. Kişiye adını dilediği zaman değiştirme imkânı tanınması, sosyal ilişkilerdeki
istikrarın, güvenin zedelenmesine ve kamusal düzenin sarsılmasına yol açabilecek olması nedeniyle mümkün
değildir. Ancak bazı durumlarda, kişiden mevcut adını hayat boyu taşımasını beklemek de haksız sonuçlar
doğurabilir. Dolayısıyla, bu hususta bir istisnaya yer verilmesi kaçınılmazdır. Bu sebeple, hukukumuzda, adın
değiştirilmesi belli koşullarla kabul edilmiştir. Şu anki mevzuatımızda buna imkân veren tek düzenleme, TMK
m.27’dir. Bu hükümle ilgili olarak, açıklanmaya muhtaç birçok mesele varken; kanun koyucunun NHK’da
yapılan değişiklikle eklenen geçici m.8 ve m.11 ile adın değiştirilmesine yönelik idari bir mekanizmayı yetkili
kılarak bir kolaylık sağlamak istemesi gerçeği, bu hususta bir kanun değişikliği ihtiyacının bulunduğunu
göstermiştir. Adın değiştirilmesinde, idari kurul oluşturularak kişilere alternatifli hukuki imkanlar sunmanın
yerindeliğini sorgulamak ve çözüm önerisini sunmak bu tebliğin temel amacıdır. Bunun için öncelikle ilk
kısımda, adın değiştirilmesine ilişkin genel açıklamalara yer verilecek; ikinci kısımda, TMK m.27 hükmünün
gözden geçirilmesi ihtiyacının nedenlerine değinilecek; üçüncü kısımda, değişiklik önerisini daha iyi tespit
edebilmek adına İsviçre Medeni Kanunu’nda kabul edilen sistem ve son zamanlarda yapılan değişikler ele
alınacak ve son kısımda da hukukumuz bakımından tavsiye edilen değişiklik önerisi üzerinde durulacaktır.
Everyone has to use the name written in the civil registry and the name is acquired without the
person's will. It is not possible to allow a person to change his or her name at any time. Because it may lead
to destabilisation and mistrowing of social relations. However, in some cases, expecting a person to carry
his/her current name for the rest of his/her life may also lead to unfair consequences. Therefore, it is
inevitable to include an exception in this regard. For this reason, in our law, changing the name is accepted
under certain conditions. In our current legislation, Article 27 of the Turkish Civil Code is the only provision
that allows it. Regarding this provision, there were many issues in need of clarification. However, with the
provisional Articles 8 and 11 of the Civil Registry Services Act , the legislator authorised an administrative
mechanism to change the name and wanted to provide convenience in this regard. This indicated the need
for a legislative amendment in this regard. The main purpose of this paper is to question the appropriateness
of providing alternative legal possibilities to individuals by establishing an administrative board in changing
the name and to present a solution proposal. For this purpose, in the first part, general explanations
regarding the change of name shall be featured; in the second part, the reasons for the need to revise Article
27 of the Turkish Civil Code shall be mentioned; in the third part, the system in the Swiss Civil Code and the
recent amendments shall be discussed in order to determine the proposed amendment better, and in the
last part, the proposed amendment shall be emphasised in terms of our law.