COVID-19 Pandemisinde Görev Yapan Sağlık Çalışanlarında Depresyon, Anksiyete ve Travma Sonrası Stres Belirtilerinin Sosyodemografik ve Mesleki Değişkenler ile İlişkisi


Yilmaz Karaman I. G., Yastibaş C.

Van Tıp Dergisi, cilt.28, sa.2, ss.249-257, 2021 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 28 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2021
  • Doi Numarası: 10.5505/vtd.2021.55453
  • Dergi Adı: Van Tıp Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.249-257
  • Dokuz Eylül Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

GİRİŞ ve AMAÇ: COVID-19 salgını sırasında bir üniversite hastanesinde çalışan sağlık çalışanlarında depresyon, anksiyete ve travma sonrası stres seviyelerini ve bunların sosyodemografik ve mesleki değişkenler ile ilişkisini incelemek amaçlanmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: 131 sağlık çalışanı, Mayıs- Temmuz 2020 tarihleri arasında çalışmaya alınmıştır. Verilerin toplanmasında sosyodemografik veri formu, Hasta Sağlık Anketi-9, Yaygın Anksiyete Bozukluğu-7, Olayların Etkisi Ölçeği- Gözden geçirilmiş formu kullanılmıştır. 
BULGULAR: Katılımcıların %13.7’si depresyon, %26.7’si yaygın anksiyete belirtileri göstermektedir. %26.4’ü hafif düzeyde ve daha şiddetli travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) belirtileri yaşamaktadır. Lojistik regresyon analizi sonuçlarına göre: kişinin bir yakınının veya meslektaşının COVID-19 geçirmesinin, enfeksiyon bulaşından korunma ile ilgili bilgisinin yetersiz olmasının TSSB, depresyon ve yaygın anksiyeteyi yordadığı; çalışma arkadaşları ile uyumsuzluğun TSSB ve depresyon belirtileri ile ilişkili olduğu; mesleki tecrübesi az olanların ve geçmiş psikiyatrik hastalık öykü olanların daha yüksek TSSB ve yaygın anksiyete belirtileri yaşadığı; kişisel koruyucu ekipman teminindeki yetersizliklerin daha şiddetli TSSB belirtileri ile, ekip lideri ile uyumsuzluğun daha şiddetli yaygın anksiyete belirtileri ile ilişkili olduğu tespit edilmiştir.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Salgınlar gibi riskli dönemlerde sağlık çalışanlarının tehlikeden nasıl korunacaklarına dair bilgilendirilmesi, yeterli ve uygun kişisel koruyucu ekipman sağlanması, olumlu bir çalışma ortamı sağlanması ile iyi liderlik uygulamaları psikopatoloji gelişiminden koruyucu görünmektedir.