Erdin H. E. (Yürütücü), Ekşioğlu Çetintahra G., Özçelik Ö., Çalışkanelli S. P.
TÜBİTAK Projesi, 1001 - Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı, 2025 - 2027
Deprem durumunda ulaşım
altyapısının en temel bileşeni olan sokakların etkilenme düzeyinin belirlenmesi
ve sokak kesitlerinin erişilebilirlik açısından taşıdığı risklerin bilinmesi,
afet yönetimi ve afetin etkilerini azaltmada önemlidir. Projenin özgün değeri;
kentin kritik bölgelerinin mekânsal yapı ve ulaşım niteliklerine odaklanarak
yol ağını oluşturan sokakların deprem sonrası risklerinin ve erişilebilirliğin
ölçülmesi ve bu yolla afet yönetimi ve kent planlama sürecine girdi oluşturacak
analiz ve değerlendirme yöntemini ortaya koymaktır. Bu çerçevede çalışma, sokak
kesiti özelinde sokağın elemanları ile mevcut arazi kullanım özellikleri
çerçevesinde sokağın ve yol ağının risk düzeyini belirlemeye ilişkin risk
parametrelerini belirleyen ve değerlendiren yenilikçi bir analiz yöntemini
geliştirmesi kapsamında özgün bir proje niteliği taşımaktadır. Yapılan
çalışmalar incelendiğinde örnek alan olarak seçilen kent merkezinin mekansal
özellikleri ve sokak kesitlerinin ele alınarak risk parametrelerinin
belirlendiği çalışmalar yok denecek kadar azdır. Bununla birlikte önerilen
yöntem risklerin belirlenerek değerlendirilmesinin yanı sıra afet yönetiminde
müdahale ve şehir planlamada risk azaltmaya yönelik planlama faaliyetlerine
altlık oluşturabilecek niteliktedir.
Projenin yöntemi; Deprem öncesi kent merkezlerindeki sokak kesitlerinin
risk faktörlerini belirlemek için alanın mevcut verisi üzerinden coğrafi bilgi
sistemleri aracılığıyla yapılan mekânsal alan ve erişilebilirlik analizlerinden
(ağ analizi, grafik teorisi, mekân dizimi), değerlendirmelerden ve uzmanlarca
yapılan arazi gözlemlerinden oluşan yöntem akışı sonucunda Coğrafi Bilgi
Sistemleri (CBS) tabanlı programlara entegre edilen yenilikçi bir analiz
yönteminin oluşturulması amaçlanmıştır. Bu aşamada coğrafi bilgi sistemleri
aracılığıyla mekânsal alan analizleri, kentsel ağ analizi, grafik teorisi,
mekân dizimi analizleri ve yürünebilirlik analizlerinden faydalanılacaktır. Bu
analizlerin sonuçları değerlendirilerek sokak kesitlerinin erişilebilirlik
ölçütleri ve risk parametreleri belirlenecektir. Elde edilen veriler ve
parametreler doğrultusunda sokak kesitlerinin risk seviyelerini ölçen CBS
tabanlı bir yöntem önerilecektir.
Oluşturulması amaçlanan yöntem, sokak kesitlerini etkileyen çeşitli risk
faktörlerini (örneğin, yapı yoğunluğu, toplu ulaşım erişimi, acil müdahale
imkanları vb.) dikkate alarak bunları coğrafi veri tabanlarından ve diğer
kaynaklardan elde edilen verilerle entegre edecek şekilde kurgulanacaktır. Bu
sayede, deprem öncesi sokak risk seviyelerini belirlemek için daha detaylı ve
güvenilir bir analiz yöntemi ortaya çıkacaktır.
Bu kapsamda projenin yönetimi beş aşamadan oluşacak şekilde kurgulanmıştır.
Birinci aşamada, deprem durumunda kırılganlık ve erişilebilirliğin ölçüm ve
analizlerine yönelik veri altlığı hazırlanacaktır, İkinci aşamada, yol ağının
kırılganlığı ve risk düzeyinin tespit edilmesine yönelik analiz aşamasında
kullanılacak parametreler ve Analitik Hiyerarşi Süreci (AHS) yöntemi
kullanılarak bu parametrelerin ağırlıkları belirlenecektir. Bu noktada
parametrelerin ağırlıklandırılmasında uzman ve yapay zekadan da
faydalanılacaktır. Üçüncü aşama, yol ağının deprem durumunda kırılganlık ve
erişilebilirlik endeksinin tanımlanmasını ve kritik bir kentsel bölge olan kent
merkezlerinde denenmesini kapsamaktadır Bu kapsamda sürece ilişkin veri
tabanının tasarlanması da planlanmaktadır. Dördüncü aşamada, ARCGIS ve QGIS
programlarına entegre edilebilecek bir analiz aracı (tool) geliştirilecek ve
kentsel bölgelerde yol ağının ve sokakların risk düzeyleri belirlenecektir.
Beşinci ve son aşamada ise, analiz sonuçlarına dayanarak yol ağının ve kritik
kentsel bölgelerin dirençliliği artırmak için stratejilerin geliştirileceği bir
yöntem ve öneriler ortaya konulacaktır.
Projenin yaygın etkisi, kentsel alanlardaki deprem öncesi risklerin daha iyi anlaşılmasına ve bu risklerin azaltılması için daha etkili politika ve planların geliştirilmesine katkıda bulunacaktır. Kritik kentsel bir bölge olan kent merkezlerindeki sokak kesitlerinin risk faktörlerinin belirlenmesinde kullanılan yenilikçi analiz yöntemleri, kent planlaması ve acil durum yönetimi alanlarında önemli bir ilerleme sağlayacaktır. Ayrıca, bu projenin sonuçları, diğer benzer bölgelerde de uygulanabilir ve deprem risklerinin azaltılmasına yönelik stratejilerin geliştirilmesinde uluslararası düzeyde bir etki yaratabilir. Bu sayede, toplumların deprem ve diğer doğal afetlere karşı direncinin artırılmasına ve kentsel alanların daha güvenli hale getirilmesine yardımcı olunacaktır.