Covid-19 Tanısı ile Yoğun Bakımda Izlenen Hastalarda Görülen Advers Olayların Değerlendirilmesi


Hocaoğlu Aksay N., Güner Ö.

Diğer Özel Kurumlarca Desteklenen Proje, 2021 - 2021

  • Proje Türü: Diğer Özel Kurumlarca Desteklenen Proje
  • Başlama Tarihi: Şubat 2021
  • Bitiş Tarihi: Eylül 2021

Proje Özeti

AMAÇ

Bu araştırmada birincil amaç; 11.03.2020-11.02.2021 tarihleri arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Pandemi Yoğun Bakım Servisleri’nde COVID-19 tanısı ile izlenen hastalarda görülen advers olayların insidansının, şiddetinin, önlenebilirliğinin ve risk faktörlerinin araştırılmasıdır. İkincil amaç; 11.03.2020-11.02.2021 tarihleri arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Pandemi Yoğun Bakım Servisleri’nde COVID-19 tanısı ile izlenen hastaların tıbbi doğrudan maliyetlerinin değerlendirilmesi ve başta advers ilaç reaksiyonları olmak üzere etki eden faktörlerin belirlenmesidir.

YÖNTEM

COVID-19 hastalığı tedavisine bağlı gelişen advers olay bilgilerinin ve maliyetlerinin tıbbi kayıtlardan geriye yönelik olarak değerlendirildiği retrospektif kohort araştırmada; favipiravir, konvelesan plazma, hidroksiklorokin ve tosilizumab kullanımı sırasında gelişen advers olayların şiddeti, tedavi ile nedensellik ilişkisi, önlenebilirliği değerlendirildi ve nedensellik ilişkisi saptanan advers ilaç reaksiyonlarına etki eden risk faktörleri belirlendi. Advers olayların şiddeti “Ulusal Kanser Enstitüsü Advers Olaylar Ortak Terminolojisi (CTCAE) 5.0”, tedavi ile nedensellik ilişkisi “Düya Sağlık Örgütü Uppsala İlaç İzlem Mekezi (WHO-UMC) Nedensellik Sınıflaması” ve “Naranjo Advers İlaç Reaksiyonu Olasılık Kriterleri”, önlenebirliği ise “Shumock ve Thornton Kriterleri” kullanılarak değerlendirildi. Ayrıca, olguların tıbbi doğrudan maliyetleri hesaplandı, maliyet bileşenleri incelendi ve tıbbi doğrudan maliyetlere etki eden faktörler belirlendi. Veriler, SPSS-22 (SPSS INC., Chicago, IL, USA) programına kaydedildi. İstatistiksel analizde bağımlı gruplarda t-testi, Wilcoxon işaretli sıralar testi, bağımsız gruplarda t-testi, ki-kare ve lojistik regresyon yöntemleri kullanıldı.

 

BULGULAR

Araştırmaya 205 kişi dahil edildi. Olguların yaş ortalaması 70.3 ± 13.6 (28-97) yıl olarak saptandı. Olguların 68’i (%33.2) kadın, 137’si (%66.8) erkek ve kadın/erkek oranı 0.49 idi. Olguların %68.3’ünün 65 yaş ve üzeri olduğu belirlendi. 173 hastada (%84.4) en az bir eşlik eden hastalık bulunduğu tespit edildi. En sık eşlik eden hastalık hipertansiyon iken, onu diyabetes mellitus ve koroner arter hastalığı izledi. Hastaların ortalama Charlson komorbidite indeksi 4.1 ± 2.3 (0-15) olarak hesaplandı. Olgularda kullanılan COVID-19 tanı yöntemleri değerlendirildiğinde; en sık (176 hasta, %85.9) polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) ile, 29 hastada (%14.1) ise radyolojik görüntüleme ve klinik bulgular ile tanı konulduğu tespit edildi. Hastaların ortalama hastanede kalış süresi 18.6 ± 12.6 (4-91) gün, yoğun bakımda kalış süresi ise 11.0 ± 9.4 (0-79) gün idi. Çalışmaya dahil edilen hastaların %84.4’üne favipiravir, %30.7’sine konvelesan plazma, %20.9’una hidroksiklorokin ve %10.7’sine tosilizumab tedavisi uygulandığı saptandı. COVID-19 tanısı ile tedavi alan tüm hastalarda advers ilaç reaksiyonlarının (ADR) dağılımı değerlendirildiğinde; 205 hastanın 38’inde (%18.5) hepatobiliyer, 3’ünde (%1.5) renal, 1’inde (%0.5) immun sistem, 1’inde (%0.5) kardiyovasküler sistem, 1’inde (%0.5) gastrointestinal sistem, 1’inde (%0.5) pankreatik ve 1’inde (%0.5) hematolojik sistem ilişkili advers reaksiyonlar görüldüğü tespit edildi. Toplam 44 (%21.5) hastada advers ilaç reaksiyonu tespit edildi. Bazı hastalarda birden fazla sistem ilişkili advers ilaç reaksiyonu mevcut idi. Çok değişkenli analiz sonrası erkeklerde advers ilaç reaksiyonu olasılığının, kadınlardan 2.49 kat (%95 GA 1.01-5.00) daha fazla olduğu belirlendi. Hastaların toplam tıbbi doğrudan maliyetlerinin %44.1’ü pandemi bakım hizmetleri, %39.1’i yatak maliyetleri, %9.9’u hastaya uygulanan ilaç maliyetleri, %2.5’i labotaruvar maliyetleri, %2.2’si hastada kullanılan malzemelerin maliyetleri, %1.3’ü hastaya uygulanan kan bileşenleri, %0.5’i görüntüleme maliyetleri, %0.2’si ameliyat giderleri, %0.1’i konsültasyon maliyeti ve %0.1’i poliklinlik muayene maliyetlerinden oluştuğu belirlendi.

SONUÇ

COVID-19 hastalığında advers ilaç reaksiyonu insidansı ile ilgili bilgiler kısıtlıdır. Bu araştırmada; Pandemi Yoğun Bakım Servisleri’nde tedavi gören hastalarda advers olaylar detaylı olarak değerlendirilmiştir. Sonuçlarımız, yeni uygulanan ve sık sık güncellenen COVID-19 tedavisine ilişkin advers olayların öngörülmesine katkı sağlayabilir. Ayrıca, saptanan advers ilaç reaksiyonlarının hiçbirinin Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’a bildirilmediğinin ve kayıt altına alınmadığının tespit edilmesi klinisyenler, klinik farmakologlar ve toksikologların birlikte çalışması gerektiği ihtiyacını göstermektedir. COVID-19, ülkelerin ekonomisi ve sağlık sistemi üzerine ciddi bir mali yük oluşturmaktadır ve literatürde bu konudaki veriler son derece kısıtlıdır. Bu araştırmada, COVID-19 hastalarının tıbbi doğrudan maliyetleri ve bileşenleri detaylı olarak ele alınmıştır. Araştırmamız bu yönleriyle literatüre katkı sağlayacaktır.