İklimsel değişimler sonucu Ege Denizi?nde oluşan yoğun sulara İzmir Körfezi'nin etkisi


Creative Commons License

SAYIN E. (Yürütücü), GÜNDÜZ M., ERONAT C.

Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2019 - 2022

  • Proje Türü: Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje
  • Başlama Tarihi: Haziran 2019
  • Bitiş Tarihi: Ağustos 2022

Proje Özeti

Atmosferik olaylara bağlı iklim değişimleri ile denizlerde meydana gelen fiziksel süreçler arasındaki ilişkiler üzerine yapılan araştırmalar, son yıllarda giderek önem kazanmıştır. Bu projenin genel yaklaşımı, iklim değişimleri ile Ege Denizi fiziksel süreçleri arasındaki ilişkilerin nasıl olduğu, İzmir Körfezi’nin Ege Denizi’ndeki yoğun su oluşumuna olan etkileri bağlamında araştırmaktır.

            Ege Denizi ve Doğu Akdeniz, kısa ve uzun yıllar bazında birbirleriyle aktif bir şekilde etkileşen denizlerdir. 80’li yılların sonu ve 90’lı yılların başları Doğu Akdeniz için önemli bir dönemdir. Bu dönemde, Ege Denizi Dip Suyu Girit adasının her iki ucundan Levant basenine doğru akmaya başlamıştır. Böylece Doğu Akdeniz Dip Suyunun kaynağı değişerek Adriyatik Denizi Dip Suyu yerine daha sıcak, tuzlu ve yoğun olan Ege Denizi Dip Suyu olmuştur. Meydana gelen bu ani değişim “Eastern Mediterranean Transient” (EMT-Doğu Akdeniz Taşınımı) olarak literatüre geçmiştir. Yapılan çalışmalar sonucunda, Ege Denizi’nden Levant basenine akan bu suyun oluşmasında Ege Denizi’nde meydana gelen yoğun su kütlelerinin büyük etkisi olduğu saptanmıştır. Bu yoğun su kütlelerinin oluşmasında ise çeşitli atmosferik ve denizel süreçlerin rol oynadığı bilinmektedir. EMT süresince, Levant basenine akan suların kaynağının özellikle siklonik hareketliliğin meydana geldiği Orta Ege Denizi olduğu ve bu bölgede en yoğun su kütlelerinin yüzeye çok yakın seviyelerde oluştukları bilimsel çalışmalarla gösterilmektedir. Akdeniz’e akan Ege Denizi dip suyuna karşılık, su bütçesini dengelemek üzere, Akdeniz yüzey suları (Levant Yüzey ve Orta Tabaka Suları) Kuzey Ege Denizi’ne kadar olan bütün bölgeyi etkisi altına almaktadır. Akdeniz’den gelen bu suyun Ege Denizi’ni iki kez doldurabilecek bir hacimde olduğu göz önüne alınırsa, bu miktarın Ege Denizi ekosistemini ve iklimini etkileyebileceği gerçeği ortaya çıkmaktadır. Bu konuda somut sayısal değerlere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu bağlamda projenin temel amacı; 90’lı yıların başından itibaren olagelen iklimsel değişimlerin, Ege Denizi ve Doğu Akdeniz termohalin akıntı sistemlerinde yapmış olduğu değişiklikleri ortaya koymak ve bu değişikliklerin su kütlesel yapısını nasıl etkilediğini saptamaktır. EMT oluşum mekanizmaları konusunda çok çalışma yapılmasına karşın, meydana gelen bu kompleks olayın açıklanmasında çalışmalar ve tartışmalar devam etmektedir. Ege Denizi’nde oluşan yoğun su kütlesi seviyeleri, bahsedilen mekanizmaların hepsini içeren bir sonuçtur. Ege Denizi kıyı bölgelerinde koy ve körfezlerde de yoğun sular oluşmaktadır. Hatta bu oluşan suların yoğunlukları Ege Denizi yoğunluklarıyla karşılaştırıldıklarında daha fazladır. Bu bağlamda İzmir Körfezi’nde özellikle Orta Körfez’de kış konveksiyonu sonucu oluşan yoğun sular bu proje kapsamında incelenmiştir.

            Bu çalışmanın sonucunda, Körfez suyunun, Ege Denizi yoğun su oluşumuna katkısı ortaya konmuştur. Ayrıca büyük ölçekte (Akdeniz boyutunda) olan fiziksel süreçlerle İzmir Körfezi fiziksel süreçleri arasında nasıl bir ilişki olduğu tespit edilmiştir.