2. ULUSLARARASI BALKANLAR, ANADOLU, KAFKASYA ve TÜRKİSTAN COĞRAFYASI SANAT, KÜLTÜR, TARİH ve FOLKLOR KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ, Aydın, Türkiye, 9 - 11 Mayıs 2022
Giyim kültürü, 20.
yüzyılın başlarından itibaren “Moda” kavramıyla etkileşime girmiş, toplumların
ekonomik, teknolojik, sosyal ve kültürel değerlerini yansıtan bir iletişim
aracı olmuştur. Charles Frederick Worth’ün öncülük ettiği moda dizgesinde giysi
yapılanması, her geçen gün değişime uğramış, çeşitli moda tasarımcılarının
farklı yaklaşımlarıyla yenilikçi bir yöne doğru evrilmiştir. 20. yüzyılda;
kültürel yapılanması, ticari faaliyetlerin yoğunluğu ve kendine özgü çizgisiyle
Avrupa, modanın merkezi konumuna gelmiştir. Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde
yaşayan tasarımcılar, koleksiyonlarının tanıtımı ve ürünlerini tüketicilere
ulaştırmak için Paris’i seçmiştir. Bunun sonucunda “Batı Modası” kavramı
dünyaya yayılmıştır. Bütün dünyanın
giyim yapılanmasını hakimiyeti altına alan, beden- giysi ilişkisini
şekillendiren, cinsiyetçi ayrımla hedef kitleleri ayrıştıran, giysi estetiğinde
etkili olan Avrupa, uzun yıllar bu sistematiğin merkezinde yer almıştır. Ancak 1980’ler
sonrası Japon kökenli moda tasarımcıları, alışılagelen moda oluşumunun yönünü
değiştirmeye başlamışlardır. Uzun yıllar gelişip köklenen batı modası,
Japonya’dan gelen giysi önermeleriyle şaşkınlığa uğramıştır. Batı medyası ve
moda eleştirmenleri tarafından dikkate alınmayan Japon moda tasarımcıları Rei
Kawakubo, Yohji Yamamoto, Issey Miyake gibi isimler, bu konuda ilk akla gelen
isimlerdir. Söz konusu tasarımcılar; yeni bir estetik yaklaşım, çoğunlukla
cinsiyet ayrımı içermeyen, bedeni cinsel bir meta olmaktan uzaklaştıran,
kültürel izlerini modernize eden, süslemeden çok yapısal özellikleri ön planda
olan tasarım yaklaşımlarıyla batı modası karşısında yer edinmeye
başlamışlardır. Aynı yaklaşımı
sergileyen yeni nesil japon moda tasarımcıları da dünya moda sahnesinde hızla yerlerini
edinmektedirler. Junya Watanabe, Mihara Yasuhiro, Hanae Mori gibi isimler
günümüz moda arenasında koleksiyonları ile etkili olmaktadır.
Bu
çalışmada; Japon moda tasarımcılarının
bu kavrama etkileri, “Batı moda kavramı”nı nasıl dönüştürdükleri, tasarım
yaklaşımlarındaki farklılıklar ve globalleşen dünya modasında japon
tasarımcıların etkileri hakkında bilgiler verilecektir.
Clothing culture has
been a communication tool that reflects the economic, technological, social and
cultural values of society’s that have interacted with the concept of fashion
since the beginning of the 20th century. In the fashion typesetting pioneered
by Charles Frederick worth, the structuring of the clothes has changed day by
day and has evolved into an innovative direction with the different approaches
of various fashion designers. In the 20th century Europe has become the center
of fashion with its cultural structure, intensity of commercial activities and
its unique style. Designers living in various European countries chosen Paris
to promote their collections and deliver their products to consumers. As a
result, the concept of western fashion has made it to the world. Europe which
has been influential in the c loathing aesthetics that separates the target
audiences with sexist distinction that shapes the cloathing structure and body-dress
relationship that dominates the whole world, has been at the center of this systematic
for many years. However after the 1900s fashion designers of Japanese origin
began to change the direction of the usual fashion formation. Western fashion
which has developed and taken root far many years, has been baffled by the
cloathing proposals from japan. Japanese fashion designers, who are not taken
in to account by the western media and fashion critics, are the names that come
to mind first, such as Rei Kawakubo, Yohji Yamamoto and Issey Miyake. The
designers in the question have started to take place in the face of western fashion
with a new aesthetic approach mostly with a design approach that; focuses on
structural features rather than ornamentation that modernizes the cultural
traces of the body, which does not include gender discrimination, and removes
it from being a sexual object. New generation of Japanese designers, who show
the same approach, are rapidly taking their place of the fashion scene. Names
like Junya Watanabe, Mihara Yasuhiro, Hanea Mori are influential in todays fashion
arena with their collections. In this study the effects of this concept of
Japanese fashion designers will give information about how the western fashion
concept has transformed, the differences in design approaches and the effects
of Japanese designers on fashion in the globalizing World.